Are Refugee and Native Patients’ Self-Care Agencies the Same?-A Cross-sectional Study in Chronic Hemodialysis Patients in Turkey
Abstract
Objective: It was aimed to compare self-care agency of refugee and
native populations in chronic hemodialysis patients.
Methods: The study was conducted with 33 refugees and 48 native
patients in the hemodialysis unit of a training and research hospital in
our country. Data were collected through face-to-face questionnaire.
IBM SPSS statistics program was used to evaluate the data.
Results: In the study, there was a significant difference between
two populations in terms of drug use (p=0.041, p<0.05) and selfmonitoring (p=0.048, p<0.05), which were sub-dimensions of the
self-care scale, but there was no significant difference between two
populations in terms of the total self-care agency scores (p=0.768). It
was determined that there was no significant correlation between the
sub-dimensions of self-care agency and the year the refugees lived in
our country and the months they underwent hemodialysis (p>0.05).
Conclusion: It was observed that in chronic hemodialysis patients,
the situation of meeting their self-care was the same in the refugee
and native populations, while the refugees were insufficient in the use
of drugs and the native population in self-monitoring. It is thought
that it is necessary to get support from a hospital interpreter in order
to eliminate language problems while giving self-care training to
refugees, and it is thought that it will be appropriate to conduct the
study with groups with different chronic diseases. Amaç: Kronik hemodiyaliz hastalarında mülteci ve yerli
popülasyonun özbakım güçlerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır.
Yöntemler: Çalışma ülkemizde bir eğitim ve araştırma
hastanesinin hemodiyaliz ünitesinde 33 mülteci, 48 yerli hasta ile
yapılmıştır. Veriler yüz yüze anket yolu ile toplanmıştır. Verilerin
değerlendirilmesinde IBM SPSS statistics programı kullanılmıştır.
Bulgular: İki grup arasında, özbakım gücü ölçeği alt boyutlarından
ilaç kullanımı (p=0,041, p<0,05) ve kendini izleme (p=0,048,
p<0,05) açısından anlamlı fark olduğu, özbakım gücü toplam
puanlar arasında anlamlı fark olmadığı (p=0,768), özbakım gücü
alt boyutları ile mültecilerin ülkemizde yaşadığı yıl ve hemodiyalize
girdikleri aylar arasında anlamlı ilişki olmadığı (p>0,05) tespit
edilmiştir.
Sonuç: Kronik hemodiyaliz hastalarında mülteci ve yerli
popülasyonda özbakımlarını karşılama durumlarının aynı olduğu,
mültecilerin ilaç kullanımı, yerli popülasyonun ise kendi kendini
izleme durumlarında yetersiz oldukları görülmüştür. Mültecilere
özbakımları ile ilgili eğitimlerini verirken dil problemlerinin ortadan
kalkması için hastane tercümanından destek alınması gerektiği ve
çalışmanın farklı kronik hastalığı olan gruplarla da yapılmasının
uygun olacağı düşünülmektedir.