İstanbul Gelişim Üniversitesi İİSBF SosyoCom: Aylık Etkinlik ve Haber Bülteni (Sayı: 26, Şubat 2023)
Tarih
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Attribution-NonCommercial-NoDerivs 3.0 United States
Özet
AKADEMİNİN GELECEĞİ Akademik metinler, geçmiş tüm bilim alanlarının akademik literatürünü birleştirerek bilgi üretebilir bir yapay zeka tarafından yazılabilir mi? Bu tarz sorular, son zamanlarda ortaya çıkan ve popüler olan ChatGPT adlı yapay zeka uygulamasıyla birlikte daha fazla ortaya atılmaya başladı. İlk başlarda, bu sorunun cevabının “evet”e yakın olduğu düşünülse de ChatGPT’nin kullanımı yaygınlaşmaya başladıkça ve hangi alanlarda işe yaradığı gözlemlendikçe işin seyri değişti. ChatGPT’nin akademik metinlere yönelik etkisinin incelenmesi, teorik ancak sıkıcı olmayan birkaç düşünce çerçevesinde gerçekleştirilebilir. Öncelikle söz konusu uygulama özünde akademik metinlerin yazımını otomasyonlaştırılabileceği öngörülmektedir. Ancak gerek AI teknolojileri gerekse otomasyon teknolojileri bir yandan emek faktörünün yer aldığı iş imkanlarını kısıtlarken, diğer yandan yeni iş olanakları yaratmaktadır. Bu birbirine karşıt iki zıt etki, ancak emek gücünün yaptığı iş ve otomasyonlaştırılmış iş arasındaki kuvvetli ikame sonucunda doğmaktadır. Peki, geçmişin bilgisini kullanarak bilimsel çıktı elde etmek sadece otomasyonlaştırılabilecek bir süreç midir? Eğer evrenin tüm bilgisine ulaşmış olsaydık, bu sorunun cevabı evet olabilir ve akademik metinleri yapay zeka tabanlı teknolojilere yönlendirebilir ve otomasyonlaştırabilirdik. Ancak bilimsel bilgi, herkesin baktığı ancak bazılarının ilişki kurabildiği gözlemlerle birlikte sürekli genişleyen yaratıcı bir yapıya sahip olması sebebiyle, tam bir ikameye izin vermemektedir. İlk başta sorduğumuz soruya şimdi tekrar bakarsak, cevabın nasıl “hayır”a döndüğünü daha iyi anlayabiliriz. Yaratıcı bir sürece sahip olan akademik metinler, otomatikleştirilebilir bir süreç olmaktan uzaktır. Ancak, akademik metin yazımında ChatGPT gibi yapay zeka tabanlı uygulamalar tamamlayıcı bir etkiyle bu sürece yardımcı olabilmektedirler. Bu kapsamda yaşanan gelişmeler bakıldığında, yazılan makalelerde yardımı alınan ChatGPT’nin ikinci bir yazar olarak eklendiği görülmektedir. İlerleyen zamanlarda daha gelişmiş yapay zeka tabanlı uygulamaların akademiye yönelik etkilerinin tam olarak ne türde olacağını bilemesek de, akademisyenlerin işlerinin daha da kolaylaşacağı ve karşılıklı işbirliğinin artacağı öngörülebilmektedir.