Ürem Bey ile Bir Padişah Kızı Masalının Max Luthi’nin Evrensel Masal İlkelerine Göre Çözümlenmesi
Abstract
İsviçreli edebiyat kuramcısı ve masal araştırmacısı Max Lüthi, halk masallarının evrensellik vasfını temel
alarak hazırladığı Das Europäische Volksmärchen, Form und Wesen adlı eserinde türe dair karakteristik özellikleri
yansıtan beş temel ilke belirlemiştir. Bu ilkeler Lüthi tarafından tek boyutluluk, yüzeysellik, soyut biçim, tecrit ve
evrensel bağlantı, yüceltme ve her şeyi kapsama şeklinde adlandırılmıştır. Akademik çevrelerin oldukça dikkatini çeken
bu çalışma, bir masal inceleme yöntemi olarak folklor araştırmalarına yeni bir soluk kazandırmıştır. Lüthi, ortaya
koyduğu yöntemde metin merkezli bir yaklaşım ile halk masallarını inceleyip türün özünde var olan değişmez unsurları
saptamaya çalışmıştır. İlkeler ortaya konurken Avrupa halk masalları odağa alınmış olsa da bu ilkeler evrensel nitelikli
ilkelerdir ve türün temel kanunları hükmündedir. Makalenin ana konusu, Macar Türkolog Ignác Kúnos tarafından 20.
yüzyılın başında küçük bir Türk adası olan Adakale’den derlenmiş Ürem Bey ile Bir Padişah Kızı masalının Max Lüthi
yaklaşımıyla analiz edilmesidir. Adakale, asırlar boyunca Tuna Nehri’nin üzerinde stratejik bir Türk adası olarak
varlığını sürdürmüştür. Ada, Lozan Barış Antlaşması ile Romanya’ya ilhak edilmiş olsa da üzerindeki Türk nüfusunu
koruyarak Türk kültürünün Avrupa üzerinde canlı bir şekilde yaşatıldığı son kalelerden biri olmuştur. Ancak Adakale,
1972 yılında bölgede inşa edilen baraj sebebiyle sular altında kalarak yok olmuştur. Çalışmada günümüzde var olmayan
bu Türk adasından derlenmiş bir masal tanıtılmıştır. Kúnos’un Adakale’den bilinenin aksine 19 değil, toplamda 51
masal derlediği belirlenmiştir. Böylece sular altında kalıp yok olan bir Türk adasının bile hâlâ yeni folklor
araştırmalarına kapı aralayabileceği ortaya konmuştur. Adakale masallarının ana kaynağı hükmünde olan Materialien
Zur Kenntnis Des Rumelischen Türkisch: Türkische Volksmärchen aus Adakale eserinden okunmuş olan Ürem Bey ile
Bir Padişah Kızı masalı çalışmanın son bölümünde Max Lüthi’nin ortaya koyduğu beş ilke bağlamında analiz
edilmiştir. Bu analiz sonucunda masalın, Max Lüthi’nin evrensel masal ilkeleri ile uyum içinde olduğu sonucuna
ulaşılmıştır. İncelenen edebî verim hem derlenme metodu olarak hem de türsel formu açısından tam bir halk masalı
hüviyetindedir. Swiss literary theorist Max Lüthi has determined five basic principles that reflect the characteristic features of
folktales in his work Das Europäische Volksmärchen, Form und Wesen, which he prepared based on the universality
of the fairy tale genre. These principles have been called one-dimensionality, deepthlessness, abstract style, isolation
and universal interconnection, sublimation and all-inclusiveness. This study, which attracted the attention of academia,
was seen as a new folktale analysis method and brought a new breath to tale research. In his method, Lüthi examined
folktales with a text-centered approach and tried to determine the constant elements that exist in the nature of the genre.
Although Lüthi has focused on European folktales while revealing his principles, these principles are universal
principles and are like the basic laws of the genre. The main subject of the study is the analysis of the tale Ürem Bey
and a Sultan's Daughter, compiled from Adakale at the beginning of the 20th century by the Hungarian Turcologist
Ignác Kúnos, with the Max Lüthi approach. Adakale had existed as a Turkish island on the Danube for centuries.
Although the island was given to Romania with the Lausanne Peace Treaty, it has always protected the Turkish
population on it and has been one of the last lands where Turkish culture was kept alive in Europe. However, Adakale
was flooded due to the dam that was completed in the region in 1972. In the study, a valuable tale about the folklore of
a non-existent Turkish island in today has been introduced. Contrary to what is known from Adakale, it was determined
that Kúnos compiled 51 tales in total, not 19. Thus, it has been shown that even a Turkish island that has been submerged
is still suitable for research and may open the door to new folklore studies. In the last part of the study, the tale of Ürem
Bey and a Sultan's Daughter, which is a tale other than the 19 Adakale tales known in Turkey, was read from
Materialien Zur Kenntnis Des Rumelischen Türkisch: Türkische Volksmärchen aus Adakale, the main source of
Adakale tales, summarized in episodes and analyzed in the context of five Max Lüthi's principles. As a result of the
examination, it was concluded that this tale is in harmony with the universal tale principles of Max Lüthi. The literary
product examined is a folktale in terms of both its compilation method and its generic form.
Volume
6Issue
2Collections
The following license files are associated with this item: