Pandemi sürecinde kişilerde depresyon ve yeme tutumu ilişkisi

Abstract

Günümüzde dünya tarihinde an fazla kişiyi etki altında bırakan bir pandemi süreci yaşanmaktadır. 2019 yılının ikinci yarısında Çin'in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve kısa bir süre içerisinde tüm dünyaya yayılan Covid-19 Pandemi süreci tüm dünya ülkelerini etkisi altına almıştır. Virüsün ne kadar bir süre etki göstereceği ve hangi tarihte tehdit olmaktan çıkacağı bilinmemektedir. Bu nedenle pandemiye yönelik araştırmaların bir an önce gerçekleştirilmesi önemlidir. Yine Covid-19 nedeniyle pek çok dünya ülkesi ev dışına çıkış konusunda çeşitli düzeylerde kısıtlamalar ve sınırlandırmalar uygulamıştır. Bu uygulamalar kişilerin sosyal izolasyonuna neden olmuş ve yaşam rutinlerini bozmuştur. Böylelikle evde vakit geçirme zorunluluğu çok sayıda insanda depresyona sebebiyet vermiştir. Pandemi depresyon ilişkisinin bir başka sonucunun da yeme tutumu değişiklikleri üzerinde gerçekleştiği düşünülmektedir. Dolayısıyla var olan araştırma fırsatının yitirilmeden değerlendirilmesi ve süreç içerisinde depresyon yeme tutumu ilişkisinin ortaya konması son derece önemlidir. Yürütülen bu araştırmanın çalışma grubu Türkiye'deki farklı il ve ilçelerde yaşamakta olan 18 yaş ve üzeri 401 yetişkin bireydir. Araştırmada veriler online ortamda uygulanan anket ölçekler aracılığı ile toplanmıştır. Bu kapsamda, gönüllü katılım formunu onayladıktan sonra katılımcılar sosyodemografik veri formunu, Beck Depresyon Envanterini (BDE) ve Yeme Tutumu Ölçeğini internet ortamında yanıtlamıştır. Veriler, betimsel istatistiklerin yanı sıra Mann-Whitney U testi, Kruskal Wallis testi ve Spearman korelasyon katsayısı kullanılarak analiz edilmiştir. Elde edilen bulgulara göre pandemi sürecinde depresyon düzeyleri ile yeme tutumları arasında ilişki bulunmamaktadır. Ayrıca katılımcıların yeme tutumları sosyo-ekonomik değişkenlere göre farklılaşmamaktadır. Öte yandan katılımcıların pandemi dönemindeki depresyon düzeyleri çeşitli sosyo-ekonomik değişkenlere göre farklılık göstermektedir. Kadın katılımcılar erkeklere göre, 18-25 yaş gurubundaki katılımcılar diğer yaşlardakilere göre, öğrenci katılımcılar diğer mesleklerdekilere göre, düşük gelir düzeyindeki katılımcılar diğer gelir düzeyindekilere göre ve bekar katılımcılar evlilere göre istatistiksel olarak daha yüksek depresyon düzeyine sahiptir.

Today, there is a pandemic process that has affected the most people in the history of the world. The Covid-19 Pandemic process, which emerged in Wuhan, China, in the second half of 2019 and spread worldwide quickly, has affected all countries of the world. It is not known how long the virus will be effective and when it will cease to be a threat. Therefore, it is vital to research the pandemic as soon as possible. Again, due to Covid-19, many countries have implemented restrictions and limitations at various levels on going out of the home. These practices have caused the social isolation of people and disrupted their life routines. Thus, the necessity of spending time at home has caused depression in many people. Another result of the pandemic-depression relationship is thought to occur on changes in eating attitude. Therefore, it is essential to evaluate the existing research opportunity without losing it and to reveal the relationship between depression and eating attitude in the process. The study group of the current research consists of 401 adult individuals aged 18 and over, living in different provinces and districts of Turkey. The data was collected through a questionnaire and scales applied online. Within this context, after approving the voluntary participation form, the participants responded to the sociodemographic data form, Beck Depression Inventory (BDI) and Eating Attitude Scale. The data was analyzed using the Mann-Whitney U test, Kruskal Wallis test and Spearman correlation coefficient, as well as descriptive statistics. According to the findings, no significant relationship between depression levels and eating attitudes during the pandemic period was found. In addition, the eating attitudes of the participants do not differ according to their socio-economic variables. On the other hand, the depression levels of the participants during the pandemic period differ according to various socio-economic variables. Female participants compared to men, 18-25 age group participants compared to other ages, student participants compared to other professions, low-income participants than other income-level participants, and single participants compared to married participants have statistically higher depression levels.