Rehber öğretmenlerde tükenmişlik düzeyinin demografik değişkenler açısından incelenmesi
Abstract
ükenmişlik, olumsuz benlik algısı, olumsuz iş tutumları ve hizmet verilen kişilere karşı yetersiz hissetmekten kaynaklanan fiziksel ve duygusal tükenmeden oluşan bir sendromdur. Bu araştırmanın amacı rehber öğretmenlerde tükenmişlik düzeyinin yaş, cinsiyet, medeni durum, ,aylık gelir düzeyi, hizmet süresi, görev yaptığı kademe türü, hizmet verilen öğrencilerin sosyo-ekonomik düzeyi, istismar olgusu inceleme ve bununla ilişkili bildirim sıklığı, hizmet verdiği okulda öğrenim gören yurtdışı göçmen öğrenci sayısı ve yurt dışından göç eden öğrencilere ve ailelerine rehberlik hizmeti verirken karşılaşılan dil ve kültürel engeller, üstlerinden takdir görme ve alınan meslek içi eğitimlerin yeterliliği değişkenlerine göre incelenmesidir. Araştırmanın örneklemini İstanbul ili Bakırköy, Bahçelievler ve Esenyurt İlçelerinde görev yapan rehber öğretmenler oluşturmaktadır. Araştırmada 293'ü kadın (%77,1) ve 87'si erkek (%22,9) olmak üzere toplam 380 rehber öğretmene ulaşılmıştır. Bu araştırmada veri toplama aracı olarak Kişisel Bilgi Formu ve Maslach Tükenmişlik Anketi kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre daha genç, bekar, meslekteki hizmet süresi kısa ve gelir düzeyi düşük olan olan rehber öğretmenlerin tükenmişlik düzeyleri daha yüksek bulunmuştur. Rehber öğretmenlerin tükenmişlik alt boyutlarından aldıkları puanların istismar olgusu inceleme ve istismar bildirimi yapma sıklıkları, hizmet verdikleri yurt dışından göç eden öğrenci sayısı ve bu öğrencilere ve ailelerine hizmet verirken dil ve kültürel engellerle karşılaşma sıklıklarına göre anlamlı düzeyde farklılık gösterdiği belirlenmiştir. Bunlara ek olarak rehber öğretmenlerin üstleri tarafından takdir görmediklerine dair algılarının artmış duygusal tükenme ile ilişkili olduğu saptanmıştır. Alınan meslek içi eğitimlerin yetersizliği ise daha yüksek duygusal tükenme ve düşük kişisel başarı algısı ile ilişkili bulunmuştur. Burnout is a syndrome characterized by negative self perception, negative work attitudes and feelings of incompetence. The aim of this study was to evaluate the relationship between burnout and demographic variables including age, sex, marital status, income level, length of employment, school grade, socioeconomic status of students, the frequency of counseling abused children and adolescents and associated reporting, the number of refugee students, and language and cultural challenges faced during counseling refugee students and their families, superior appreciation and quality of vocational training. In this study subjects were recruited from the school counselors working in Bakırköy, Bahçelievler and Esenyurt districts of İstanbul Province. Personal Data Form and Maslach Burnout Inventory were used to collect data. Totally 380 school counselors (293 females, 87 males) were involved. According to the results of this study, burnout levels of younger and single school counselors with lower length of employment and lower income were founded to be greater.The frequency of counseling abused children and adolescents and associated reporting, the number of refugee students, and language and cultural challenges faced during counseling refugee students and their families were associated with statistically significant changes in dimensions of Maslach Burnout Inventory. Additionally, lower level of superior appreciation was related to increased emotional exhaustion. Inadequate vocational training was associated with greater emotional exhaustion and decreased personal accomplishment.
Collections
- Yüksek Lisans Tezleri [1219]
The following license files are associated with this item: