İstanbul Gelişim Üniversitesi Haftalık Üniversite Bülteni (15-19 Mart 2021)
Özet
DUAYENDEN - İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nden İstanbul Gelişim Üniversitesi’ne Yolculuk!
Ben, Sultanahmet Ticaret Lisesi’nden mezun olup 1965 yılında İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nde
(Marmara Üniversitesi) öğrenim fırsatı buldum. Bu akademi 1883 yılında Avrupa’daki benzerleri gibi ülkemizde
gelişen ticari faaliyetler nedeniyle eleman yetiştirme amacıyla kurulmuştu. İşletme, iktisat, muhasebe, hukuk,
mal bilgisi vb. konularında dersler aldım. Genç bir insan olarak yükseköğretimde hocalarımızın öğrencilerle olan
iletişim, tutum, duruş ve tavırlarını ilk olarak orada öğrendim. Her ne kadar davranışları “sert” olsa da derslerde
konuya hâkimiyetleri ve konuya ilişkin verdikleri biraz da esprili güncel örnekler halen hafızamdadır. Ayrıca
hocalarımızın hayata ilişkin öğütleri de öğretici olmuştu. Özellikle duyduğum “İyi bir hoca kürsüden güç almak
yerine, kürsüye güç katan kişidir” sözünü hep hatırlarım. Bu düsturu hayatımda bugüne kadar uygulamaya
çalıştım.
Akademide hocalarımızın bazıları yurt dışında doktora yapmışlardı. Bunu bizlerle paylaşmaları beni de etkilemiş
ve yurt dışında doktora yapma arzusu oluşturmuştu. O günkü koşullarda bunu gerçekleştirmek benim için
güçtü. Bir gazetedeki Milli Eğitim Bakanlığının küçük bir burs ilanını görmek bu arzumun gerçeklemesi için
basamak oluşturdu. Tesadüfe bakın ki doktora eğitimi için gittiğim Viyana’daki Dünya Ticaret Yüksekokulu da
hemen hemen aynı yıllarda aynı amaçla kurulmuştu. Bu okul bugün Viyana Ekonomi Üniversitesi adıyla faaliyette
bulunmaktadır ve dünyada önemli bir yere sahiptir. Burası benim için dünyaya açılan bir pencere oldu. Farklı
ülke insanlarını anlama, düşüncelerini öğrenme, ön yargıları saptama olanağı buldum. Bugün gençlerimize
sunulan başta Erasmus olmak üzere diğer fırsatları değerlendirmelerini öğrencilerime öğütlüyor ve teşvik
ediyorum. Ülkeler arasında yaşanan türlü çatışmaların ancak dünya insanlarının birbirini anlamalarıyla ortadan
kaldırılabileceğine inanıyorum.
1981 yılında ülkeme döndüm ve mecburi hizmet görevimi yerine getirmek üzere Yükseköğretim Kurulu (YÖK)
tarafından Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde görevlendirildim. Bu da İstanbul doğumlu ve Ankara ötesine
gitmemiş bir kişi olarak benim için ülkemi tanımam açısından güzel bir fırsat oldu. Bu nedenle her zaman
öğrencilerime ülkemizi ve insanımızı tanımaları gerektiğini salık vermekteyim. Atatürk Üniversitesi’nde yardımcı
doçent ve doçent oldum. 1993 yılında Marmara Üniversitesi’ne geçiş yaptım. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler
Meslek Yüksekokulu’nda 4 yıl müdürlük yaptım. İdarecilik yapmayı öğrenmeye çalıştım. Benim için öğrenciler
ön plandaydı ve onların sorunlarını çözmek, memnuniyetlerini sağlamak her zaman önceliğimdi. Bu tavrımı hep
böyle devam ettirdim. “Kendine olmasını istemediğini, başkası için de isteme!” anlayışıyla hareket ettim; hocalara,
asistanlara ve öğrencilerime de aynı şeyi öğütledim ve öğütlemekteyim.
2013 yılında İstanbul Gelişim Üniversitesi’ne geldim. 4 yıl süren Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu müdürlük
görevimden sonra halen bölüm başkanı olarak görevime devam etmekteyim. Burada yukarıda kısaca
anlattığım yolculukta edindiğim bilgi ve deneyimlerimi üniversitemizin hedeflerine ulaşmak için paylaşmakta ve
uygulamaktayım. Kısa sürede büyük gelişmeler gösteren üniversitemizin hedeflerinin gerçekleştirmesinde bir
nebze de olsun katkıda bulunabiliyorsam kendimi mutlu hissederim.
Prof. Dr. Orhan İşcan
Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu
Yönetim Bilişim Sistemleri Bölüm Başkanı
Cilt
5Sayı
23Bağlantı
https://hdl.handle.net/11363/2690Koleksiyonlar
Aşağıdaki lisans dosyası bu öğe ile ilişkilidir: