İGÜSBD Cilt 12, Sayı 1, Nisan 2025 / IGUJSS Vol. 12, Issue 1, April 2025
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Food: The History of Taste by Paul Freedman(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Uçuk, CeyhunPaul Freedman, in his book Food: A History of Taste, explores the social, aesthetic, and historical dimensions of food. He examines cultural diversity, showing that individuals are shaped not just by their biological traits but also by their cultural and linguistic backgrounds. Spanning from hunter-gatherer societies to modern-day food culture, the book delves into how social status, rituals, and cultural changes have influenced what people eat. Ten chapters, each written by different authors based on thorough research, offer diverse perspectives. This review is based on the Turkish edition of the book. Freedman’s interdisciplinary approach, incorporating education, science, and technology, has led to the creation of many innovative ideas.Öğe Kafkas Irkının Yükselişi ve Düşüşü: Irksal Düşüncenin Siyasi Tarihi(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Wakizaka, Keisuke; Aytun, HüseyinYazar: Bruce BAUM, Kafkas Irkının Yükselişi ve Düşüşü: Irksal Kimliğin Siyasal Tarihi (The Rise and Fall of the Caucasian Race: A Political History of Racial Identity) Erdoğan Boz (çev.) Ankara: Koyusiyah Yayıncılık 2023, 389 sayfa ISBN:978-605-72906-3-2Öğe Adölesanlarda Sosyal Medya Kullanımının Anoreksiya Nervoza Görülme Sıklığına Etkisi(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Akyasan, Elif; Filazoğlu Çokluk, GülşenBu araştırmada, adölasan (ergen) bireylerde sosyal medya kullanımlarının anoreksiya nervoza görülme sıklığı üzerindeki etkisinin ortaya konulması amaçlanmıştır. Araştırma derleme modeliyle yapılmıştır. Veriler doküman analiziyle 2012-2022 yılları arasında yapılmış araştırmalar ile sınırlandırılmıştır. Bu bağlamda 1 ulusal 9 uluslararası toplamda 10 bilimsel makale araştırma kapsamında incelenmiş ve sentezlenmiştir. Araştırma, sosyal medyanın gençlerin beden imajı algısını nasıl etkilediğini ve bu algının yeme bozuklukları riskini nasıl artırdığını ele almaktadır. Buna göre sosyal medya da ideal benlik algısı, zayıf görünme çabası, beden memnuniyetsizliği, beğenme ve beğenilme dürtüsü, sıfır beden düşüncesi gibi kavramların anoreksiya nervoza üzerinde etkili olduğu bulunmuştur. Adölasan bireylerde sosyal medya kullanımlarının anoreksiya nervoza görülme sıklığı üzerinde etkisinin olduğu incelenen araştırmalar ile ortaya konmuştur. Özellikle, sosyal medya platformlarında yaygın olan zayıf vücut idealleri ve mükemmellik beklentilerinin gençler üzerindeki baskıyı ve bunun sonucunda anoreksiya nervoza gelişme riskini artırabileceği tartışılmaktadır. Çalışma, bu bağlantının anlaşılmasının, önleyici stratejiler ve etkili tedavi yöntemleri geliştirmede kritik öneme sahip olduğunu vurgulamaktadır.Öğe Psikobiyotikler ve Ruhsal Hastalıklar: Bir Gözden Geçirme(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Öz, MerveProbiyotikler, yeterli miktarlarda uygulandığında konakçıya yarar sağlayan canlı mikroorganizmalardır ve bağırsak sağlığı için çok önemlidirler. Uygun miktarlarda tüketildiğinde ruh sağlığı üzerinde faydalı etkisi olan probiyotik bakterilere ise psikobiyotik denilmektedir. Son zamanlarda yapılan çok sayıda çalışmada, depresyondan şizofreniye kadar birçok psikiyatrik hastalığın patofizyolojisinde; bağırsak mikrobiyotası ve bağırsak geçirgenliğinin rol oynayabileceği ön görülmektedir. Bu derlemenin amacı; psikobiyotiklerin; depresyon, anksiyete, şizofreni, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu gibi ruhsal hastalıklar üzerindeki etkisini incelemektir. Psikobiyotikler ve Ruhsal Hastalıklar Derlemesi yazılırken; “Science Direct”, “Pubmed” ve “Google Scholar” veri tabanları ve uluslararası dergilerden faydalanılmış ve arama motoruna “psikobiyotikler” ve “ruhsal hastalıklar” anahtar kelimeleri yazılarak ve 2008 ile 2023 yılları arasında ulaşılabilen tüm kaynaklara ulaşılmaya çalışılarak tarama yapılmıştır. Psikobiyotikler, zihinsel sağlığı ve bilişsel davranışları iyileştirmek için uygun maliyetli ve sağlıklı bir yaklaşım olabilmektedir. Ruhsal hastalıklar için alternatif bir çare olan psikobiyotikler hakkındaki varsayımların doğrulaması için yapılan çalışmalardaki denek sayısı artırılarak daha fazla araştırma yapılması önerilmektedir.Öğe Gerontechnology: Technological Solutions for Sustainable Long-Term Care(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Kılıç, Barış; Yıldız, Nisa; İpek, Lütfiye; Sönmez Demirci, Süheyla; Güçlü Saz, Meliha; Aytepe, Ahmet; Özgün Başıbüyük, GülüşanThe rapid demographic aging brings with it various challenges in areas such as health, care, safety, isolation and disability. Finding solutions to this situation requires political, economic and social planning to ensure sustainability and support the well-being and quality of long term care. In the contemporary context, gerontechnological solutions are emerging as important tools for solving the social problems of rapid aging. Gerontechnology combines technology, design and gerontology, aiming to design technologies and environments that provide comfort and safety for older adults. The aim of this article is to discuss the development of gerontechnology and the opportunities it offers for ensuring the sustainability of long-term care. Methodologically, this study is a review study. The article begins by providing a comprehensive overview of the emergence and evolution of the concept of gerontechnology, which has led to a contemporary critical transformation in academia. Then, starting from the concept of digital transformation within the scope of gerontechnology, the article presents a detailed examination of older adults’ attitudes towards gerontechnological products. In conclusion, gerontechnology has the potential to support older adults’ independence and improve their quality of life.Öğe İptal Kültürü Teorisi: İlgili Literatür Üzerine Teorik Bir İnceleme(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Akmeşe, Başak; Taşcıoğlu, RaciBu araştırmada 2017 yılında “#MeToo” hareketi ile başlatılan ve 2022 yılında geniş kitlelerin taraf olma düşüncesi ile devam ettirdikleri “İptal Kültürü” olgusu betimleyici bir yaklaşımla incelenmiştir. Literatür taraması sonucunda kavramın tanımı, tarihsel arka planı, ilgili kavramların tanımları ve iptal kültürüne yönelik yapılan eleştirilere ilişkin başlıklar oluşturulmuştur. İptal kültürü olgusunun derinlemesine irdelendiği bu araştırmada söz konusu eğilimin daha önce kavram olarak ve tek başlık altında neredeyse hiç incelenmediği tespit edilmiş, bu yönüyle literatüre katkı sağlanması amaçlanmıştır. Araştırma sonucunda birbirleriyle karıştırılan iptal kültürü ve linç kültürü kavramlarının farklılaşan yönleri ifade edilmeye çalışılmıştır. Yapılan literatür araştırmasında, sanal ortamda yapılan paylaşımların yaratmış olduğu etkinin, iptal kültürüne dönüşmesi sonucunda; “Hashtag” aktivizmiyle linç’e uğrayanların yaşamları boyunca elde ettikleri edinimlerin hiçe sayıldığı, toplumsal linçin etkisiyle sosyal medyadan ve sosyal hayattan dışlandığı, bireyin iş hayatını ve özel hayatını etkileyecek oranda kişilik haklarının itibarsızlaştırıldığı tespit edilmiştir. Bu araştırma ayrıca “Bizden olmayanın yok edilmesi” görüşünün hâkim olduğu bu olguya ve sebebiyet verdiği zararların tazminine yönelik önlemlerinin de alınması gerekliliğini ortaya koymuştur.Öğe Analysis of Articles Examining the Effects of Tourism on Regional Development with Bibliometric Analysis(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Yıldırgan, Meliha Sena; Kaya, Şeyda; Arıcı, Ebru; Kızıldemir, ÖzgürRegional development is defined as the whole of the studies aiming to increase the welfare level of a region by considering its socio-economic status. Regional development has benefits such as providing employment opportunities in a destination with touristic value, eliminating income imbalances, helping national development, providing foreign exchange inflows to the country and having an impact on the balance of payments. The main purpose of the study is to analyze national and international articles on tourism between 2010 and 2023 with the subject of regional development in line with certain parameters. The study was theoretically designed and bibliometric analysis was applied. A total of 126 studies were reached. As a result of the study, it was concluded that national articles are less in number compared to international articles, and that the subject of regional development and tourism has increased at a certain rate, although not periodically. In the analyzed studies, economic development, economic impact, sustainable tourism, sustainable regional development and tourism development issues came to the fore. This implies that economic, sustainable and tourism-oriented activities lie at the basis of expectations from studies on regional development and tourism.Öğe A Review on Dystopia and Critical Dystopia Examples in the Debates on Civil Liberties and the Future of Opposition(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Gür Türkdoğan, TuğçeBased on the relationship between opposition and democracy, the study aims to discuss the space of civil liberties and the future of opposition. The possibilities and limitations of social opposition in existing (and different) social formations are analysed in depth in the context of dystopian examples. Within the scope of the study, the dystopias titled We, 1984, Brave New World, and The Dispossessed are discussed in the context of their common features (fictionalising a more advanced historical period, opening capitalist relations of production to discussion, expansion of state power to all areas of life and criticism of the consumer society) and the narrowing of the space of both civil liberties and opposition in conditions where the boundaries and authority of the state are blurred, and the future of opposition and democracy in this context are discussed.Öğe Sosyal Bilimlerde Gözetim Toplumu Alanyazını: 1984- 2023 Yılları Arasında Yayımlanmış Makaleler Üzerine Bibliyometrik Bir Çözümleme(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Gökler, KübraAmaç: Gözetim toplumu konusuna dair önemli yayınların yer aldığı Scopus veri tabanından çekilen verilerin bilimsel bir yaklaşımla tarihsel durumunu ortaya koymak, alandaki üretkenliği farklı değişkenler üzerinden açıklamak ve öncü durumda olan kaynak ve yazarları sunmak amaçlanmaktadır. Yöntem: Scopus veri tabanı üzerinden sosyal bilimler alanındaki gözetim toplumu literatürünün dönüşümü bibliyometrik analiz yöntemi ile incelenmiş, literatürün etki ve üretkenliği farklı temalar üzerinden ortaya konmuştur. Bu temalar; yazarların, ülkelerin ve dergilerin üretkenlik düzeyleri, anahtar kelime kullanım durumu, en fazla ortak atıf alan yazarlardır. İnceleme VOSwiever programı ile yapılmıştır. Bulgular: Toplam 585 İngilizce makale üzerinden yapılan bibliyometrik analizin sonucuna göre; gözetim toplumu konusuna yönelik literatürün 1984-2007 yılları arasında istikrarlı bir gelişim gösterdiği ve 2008 itibari ile yükselişe geçtiği görülmüştür. Literatüre ABD ve Birleşik Krallık’ın hakim olduğu tespit edilmiştir. Sonuç: Sonuç olarak son zamanlarda sosyal bilimler alanında gözetim toplumu konulu çalışmaların sayısının arttığı ve çalışma başlıklarının ise çeşitlendiği görülmüştür.Öğe Çocuk ve Ergenlerin Siber Dedikoduya Verilen Tepkilere Yönelik Değerlendirmelerinin İncelenmesi(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Aydın, Muhammed ŞükrüAmaç: Gençlerin zamanlarının önemli bir bölümünü sanal ortamlarda geçirmesiyle birlikte siber zorbalık konusundaki çalışmalar artmaktadır ancak zorbalığın bir boyutu olan siber dedikodu araştırmalara konu olmamıştır. Bu amaçla mevcut araştırmada, gençlerin siber dedikoduya verilen tepkilere yönelik değerlendirmeleri incelenmiştir. Yöntem: Çalışmada 10-16 yaşlarındaki 148 katılımcı yer almıştır. Katılımcılara beşi özel sohbet, beşi topluluk içinde gerçekleşen sohbet olmak üzere 10 kısa hikâye okunmuş; ardından siber dedikodu yapan kişiye verilen tepkilerin uygunluğu ve etkililiğine ilişkin sorular yöneltilmiştir. Bulgular: Analizler sonucunda hem özel hem de topluluk içinde gerçekleşen sohbet ortamında yapılan siber dedikoduya verilen olumlu müdahale tepkisinin ahlaki açıdan en uygun ve en etkili tepki olduğu bulunmuştur. Buna karşın, hem özel hem de topluluk içinde gerçekleşen sohbet ortamında yapılan siber dedikoduyu “destekleme” tepkisinin katılımcılar tarafından en az uygun görülen ve en az etkili yöntem olduğu sonucuna da ulaşılmıştır. Sonuçlar: Her ne kadar örneklemin genellenebilirliği noktasında sınırlılıklar barındırsa da bu araştırma ile siber dedikoduya yönelik Türkiye’deki ilk uygulamalar gerçekleştirilmiş ve literatürdeki bulgular doğrultusunda yorumlanmıştır.Öğe Halkla İlişkiler Algısının Affetme ve İntikam Davranışı Üzerindeki Etkisi(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Özden, Aybike ÖzdenAmaç: Kurumsal itibar olarak da adlandırılan halkla ilişkiler algısı, işletmelerin tüm paydaşlarında yarattığı kolektif algıdır. Yüksek değerde oluşturulmuş halkla ilişkiler algısı sayesinde işletmeler, rakiplerine karşı stratejik bir güç kazanmaktadırlar. Ancak her işletmenin hata yapabilme ve paydaşlarında olumsuz izlenim yaratma ihtimali vardır. Olumsuz halkla ilişkiler algısı, affetmeyi zorlaştırabilir ve intikam almaya sebep olabilir. Bu çalışma, halkla ilişkiler algısının tüketicilerin affetme ve intikam davranışları üzerindeki etkisini incelemektedir. Yöntem: Anket yöntemini kullanan bu araştırmanın örneklemi, TCDD işletmelerinin sağladığı hizmetleri kullanan 18 yaş ve üzeri tüketicilerden oluşmaktadır. Kolayda örnekleme ile 746 tüketiciye ulaşılmıştır. Aracı modelin test edilmesinde yol analizi ve hesaplama yöntemi olarak Maximum Likelihood (ML) kullanılmıştır. Bulgular: Halkla ilişkiler algısı; affetme davranışını pozitif, intikam davranışını negatif yönde etkilemektedir. Halkla ilişkiler algısı, affetme davranışı aracılığıyla intikam davranışını dolaylı olarak etkilemektedir. Sonuç: İşletmeler, olası bir hata sonucunda tüketicilerin kendilerini affetmelerini sağlamak veya kendilerinden intikam almalarını engellemek için halkla ilişkiler algılarını daima olumlu yönde etkileyecek stratejiler geliştirmelidirler. Bu çalışma, halkla ilişkiler algısının tüketici davranışı açısından önemini ortaya koyarak, yapılan sınırlı sayıda araştırmaya katkıda bulunmaktadır.Öğe Nesne İlişkileri ve Yetişkin Ayrılık Anksiyetesi Arasındaki İlişkide Duygu Düzenleme Güçlüğünün Aracılık Rolü(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Durmaz, Dilan; Kakırman Moroğlu, AygülAmaç: Bu çalışmada yetişkin ayrılık anksiyetesi ve duygu düzenleme güçlüğü, nesne ilişkileri kuramı çerçevesinden incelenmiştir. Çalışmanın amacı, nesne ilişkileri ile yetişkin ayrılık anksiyetesi arasındaki ilişkinin ve bu ilişkide duygu düzenleme güçlüğünün aracılık rolünün incelenmesidir. Yöntem: Çalışmanın örneklemi 18-40 yaş aralığında 431 kişiden oluşmaktadır. Katılımcılardan Bell Nesne İlişkileri ve Gerçeği Değerlendirme Ölçeği (BORRTI), Yetişkin Ayrılma Anksiyetesi Anketi ve Duygu Düzenleme Güçlüğü Ölçeği-Kısa Form (DDGÖ- Kısa Form) aracılığıyla veriler toplanmıştır. Verilerin analizinde gruplar arası ortalama farklarının değerlendirilmesinde bağımsız örneklemler için t-testi ve Yönlü ANOVA kullanılmıştır. Değişkenler arası ilişkilerin değerlendirilmesinde ise Pearson Korelasyon Katsayısı ve aracılık analizi için Yapısal Eşitlik Modellemesi uygulanmıştır. Bulgular: Çalışma sonuçları incelendiğinde, nesne ilişkilerinin duygu düzenleme güçlükleri ve ayrılık anksiyetesi üzerinde anlamlı yordayıcılık etkisi olduğu; ek olarak nesne ilişkileri ve yetişkin ayrılık anksiyetesi arasındaki ilişkide duygu düzenleme güçlüğünün kısmi aracılık rolünün olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Sonuç: Kişinin erken dönemde içselleştirilen nesne ilişkileri, kuracağı ilişkileri etkilemekte olup yetişkin ayrılık anksiyetesi ile ilişkilidir. Bu bulgu klinik ortamda yetişkin ayrılık anksiyetesi ile patolojik nesne ilişkileri arasındaki ilişkide duygu düzenleme becerileri üzerinden çalışılarak yetişkin ayrılık anksiyetesi gibi sorunlar üzerinde olumlu sonuçlar alınabileceğini göstermektedir. Duygu düzenleme güçlüğünün patolojik nesne ilişkileri ve yetişkin ayrılık anksiyetesi ile ilişkisindeki kısmi aracılık mekanizması incelendiğinde duygu düzenleme becerilerinin adaptif bir dönüştürücü olarak işlev görerek yetişkin ayrılık anksiyetesinin azaltıcı bir işlevinin olacağı düşünülmektedir. Araştırma sonuçlarının klinik bağlamdaki yansımaları yorumlanmıştır.Öğe Sosyal Medya Pazarlamasının Tüketicilerde Marka Beğenirliği ve Satın Alma Kararlarına Etkileri(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Gelal, Barış; Gümüş, İzzetDijitalleşmenin hız kazanması ve sosyal medya platformlarının yaygınlaşmasıyla, işletmeler için tüketiciye doğrudan ulaşmanın etkili bir yolu haline gelen sosyal medya pazarlaması, tüketici davranışlarını şekillendirmekte önemli bir rol oynamaktadır. Özellikle genç tüketicilerin sosyal medyada markalarla kurdukları etkileşimler, marka beğenirliği ve nihai satın alma kararlarını doğrudan etkilemektedir. Amaç: Tüketicilerin sosyal medya aracılığıyla markalarla olan etkileşimlerinin onların markaya duydukları ilgiyi nasıl şekillendirdiğini ve bu durumun satın alma kararlarına nasıl yansıdığını incelemektir. Yöntem: Sosyal medya pazarlamasının tüketicilerin marka beğenirliği ve satın alma davranışları arasındaki etkileşimin belirlenmesi amacıyla yapılan bu çalışma 594 tüketiciyle İstanbul/Avcılar ilçesinde gönüllülük temelinde kolayda örnekleme kullanılarak anket yöntemiyle uygulanmıştır. Bulgular: Elde edilen verilerin analiziyle yapılan regresyon analizinde sosyal medya pazarlamasının tüketicilerin marka beğenilirliği üzerinde (F=369,202; p<0,05; β=0,672), satın alma davranışı üzerinde ise (F=120,134; p<0,05; β=0,390) etkisi saptanmıştır. Araştırmanın temel hipotezi, sosyal medya pazarlamasının, tüketicilerin marka beğenirliği ve satın alma kararları üzerinde pozitif bir etkisinin olduğu yönündedir. Sonuç: Araştırma bulguları, sosyal medya pazarlaması faaliyetlerinin tüketicilerin markaya karşı olumlu bir tutum geliştirmesinde ve satın alma niyetlerinin oluşmasında etkili olduğunu göstermektedir.Öğe Küçük Travma Yaşantılarının Psikolojik Belirtileri Yordama Gücü(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Kalı Soyer, Makbule; Şekerci, Şerife; Tonğuç, GamzeAmaç: Çocukluk döneminde temelleri atılan küçük travmalar, zaman içinde ortaya çıkar ve kademeli olarak bireyi etkiler. Bu çalışma, yetişkin bireylerde küçük travma yaşantılarının güncel psikolojik belirtiler üzerindeki yordama gücünü belirlemeyi amaçlamaktadır. Yöntem: İlişkisel tarama modeli kullanılarak tasarlanan bu nicel araştırmanın çalışma grubu 284’ü kadın, 93’ü erkek toplam 377 katılımcıdan oluşmaktadır. Araştırma verileri, kişisel bilgi formu, Küçük “t” Travma Yaşantıları Belirleme Ölçeği ve Kısa Semptom Envanteri aracılığıyla toplanmıştır. Küçük travma yaşantılarının ve psikolojik belirtilerin cinsiyet açısından farklılaşma durumlarını incelemek üzere bağımsız örneklem t testi, küçük travma yaşantılarının psikolojik belirtileri yordama gücünü değerlendirmek için basit (doğrusal) regresyon analizi yapılmıştır. Bulgular: Araştırma bulguları, kadın katılımcıların erkek katılımcılardan daha fazla küçük travma yaşantılarına sahip olduklarını ve yine kadın katılımcıların erkeklere göre daha fazla psikolojik belirtiler gösterdiğini ortaya koymuştur. Ayrıca yapılan regresyon analizi, küçük travma yaşantılarının psikolojik belirtileri anlamlı bir şekilde yordadığını göstermiştir. Sonuç: Deneyimlenen küçük travmaların, bireylerin mevcut veya gelecekteki psikolojik sorunları üzerinde öngörülebilir bir etkisi olduğu anlamına gelmektedir.Öğe Dezavantajlı Gruplarla Çalışan Psikologların İkincil Travma ve Bilişsel Esneklik Düzeylerinin Sosyodemografik Değişkenler Açısından İncelenmesi(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Uygun, Pınar; Kökrek, ZekeriyaAmaç: Bu araştırmanın amacı, dezavantajlı gruplarla çalışan psikologların ikincil travmatik stres ve bilişsel esneklik düzeylerini incelemek ve bu değişkenlerin çeşitli demografik ve mesleki özelliklere göre farklılık gösterip göstermediğini değerlendirmektir. Yöntem: Nicel desenle yürütülen araştırmaya, dezavantajlı gruplarla çalışan toplam 165 psikolog katılmıştır. Veri toplamak amacıyla “Sosyodemografik Bilgi Formu”, “İkincil Travmatik Stres Ölçeği” ve “Bilişsel Esneklik Envanteri” kullanılmıştır. Elde edilen veriler çeşitli istatistiksel analiz yöntemleriyle değerlendirilmiştir. Bulgular: Araştırma sonucunda, cinsiyet, yaş, eğitim durumu, gelir düzeyi, çalışılan kurum türü, psikiyatrik rahatsızlık öyküsü, mesleği isteyerek yapma ve çalışılan dezavantajlı grup türü gibi değişkenlerin ikincil travmatik stres ve bilişsel esneklik puanlarında anlamlı bir fark yaratmadığı bulunmuştur. Öte yandan, görev süresi ve bireysel travmatik yaşantı öyküsü, ikincil travmatik stres düzeylerinde anlamlı farklılık göstermiştir. Bilişsel esneklik düzeyleri ise yalnızca görev süresine göre anlamlı farklılık göstermiştir. Sonuç: Elde edilen bulgular, dezavantajlı gruplarla çalışan psikologların mesleki dayanıklılığı açısından ikincil travmatik stres ve bilişsel esnekliğin dikkate alınması gerektiğine işaret etmektedir. Bu çerçevede, psikologların iyi oluşlarının desteklenmesi ve etkin müdahale sunabilmeleri adına daha fazla uygulamalı çalışma ve destekleyici programlara ihtiyaç duyulmaktadır.Öğe Marka İsmi Fonksiyonları Ekseninde Marka İsim Değişikliğinin Değerlendirilmesi: Sosyal Medya Yorumlarına Bir İçerik Analizi(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Saatçioğlu, EzgiAmaç: Tüketici temelli marka denkliği, tüketicilerin marka ismine yönelik tepkilerini, yorumlarını ifade etmektedir. Bu çalışmada marka ismi fonksiyonları ekseninde marka isminin değiştirilmesine yönelik tüketici tepkilerinin irdelenmesi amaçlanmaktadır. Yöntem: Nitel bir araştırma yöntemi ile betimleyici bir çalışma gerçekleştirilen araştırmada, tüketicilerin yorumları marka ismi fonksiyonları çerçevesinde irdelenmiştir. Amaçsal örneklem ile Eti markasının 2021 yılında gerçekleştirdiği Eti Negro isim değişikliğine yönelik tüketici tepkileri incelenmektedir. Tüketici tepkilerinin incelenmesi için markaya ait Instagram hesabında yer alan duyuruda bulunan kullanıcı yorumlarına yönelik içerik analizi yönteminden yararlanılmaktadır. Bulgular: Araştırma kapsamında Instagram hesabında yer alan 433 yorum içerik analizi yöntemi ile incelenmiş ve marka ismi fonksiyonları olan rasyonel, ilişkisel, alışkanlık, sembolik fonksiyon çerçevesinde incelenmiştir. 164 yorum yalnızca emojilerden oluşmakta olup bu yorumlar marka isim değişikliğini destekleyen ve beğenen emojilerden oluşmaktadır. Geri kalan 269 yorumda ise hem olumlu hem de olumsuz tepkiler bulunmaktadır. Olumsuz tepkiler; rasyonel fonksiyon ve ilişkisel fonksiyon çerçevesine odaklanırken olumlu tepkilerin sembolik fonksiyon çerçevesinde olduğu görülmektedir. Sonuç: Marka ismi değişikliğinin ayrımcılık gerekçesi ile yapılmış olması nedeniyle ağırlıklı olarak takdirle karşılanmaktadır. Marka ismi rasyonel fonksiyonu kapsamındaki tepkiler, marka isminin eski ve yeni marka isminin aynı anlama geldiği savunulurken ilişkisel fonksiyonda eski marka ismine duygusal açıdan bağlı olanların yanı sıra ürüne bağlılık gösteren tüketiciler de görülmektedir.Öğe Havayolu Reklamlarında İzleyicilerin Duygu Ölçümü: Microsoft Azure Face API ile Yüz Kodlama Uygulaması(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Akpur, Akın; Zengin, Burhanettin; Çakar, TunaAmaç: Havayolu işletmeleri, müşterilerini uçuşlara çekmek ve marka imajlarını güçlendirmek için sık sık reklam kampanyaları düzenlerler. Ancak, reklam kampanyalarının etkinliği geleneksel yöntemlerle ölçüldüğünde sınırlı kalabilmektedir. Bu çalışmanın amacı yüz kodlama teknolojisinin havayolu reklamlarında duygu ölçüm performansının değerlendirilmesidir. Yöntem: Bu çalışma deneysel bir tasarıma sahip olup laboratuvar ortamında 40 denek ile yapılmıştır. Microsoft Azure Face API uygulamasından elde edilen sayısal duygu verileri istatistik paket program aracılığı ile analiz edilmiştir. Bulgular: Araştırmada final sahnesi olan reklamlar anlamlı şekilde final sahnesi olmayan reklama göre daha fazla mutluluk duygusu oluşturduğu tespit edilmiştir. Sonuç: Bu çalışma kapsamında kullanılan yüz kodlama yazılımının elde edilen çıktılar çerçevesinde ölçümlemede başarılı olduğu görülmüştür.Öğe Zonguldak Merkez İlçedeki Satılık Konut Fiyatlarına Etki Eden Unsurların Çoklu Regresyon Modelleri ile İncelenmesi(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Zeydan, İlknurAmaç: Son dönemlerde ekonomide yaşanan dalgalanmalar ve konut kiralarının artması nedeniyle tüketiciler ev satın almaya yönelmektedirler. Bu nedenle, satılık konut ilanların incelenmesi ve fiyat tahmin modeli oluşturulması gerekli görülmüştür. Bu çalışmada, Zonguldak Merkez İlçede bulunan mahallelerdeki satılık ilanlarından elde edilen bilgilerle fiyat tahmin modeli oluşturmak amaçlanmıştır. Yöntem: Veri temini amacıyla RStudio ortamında “rvest” kütüphanesi kullanılmıştır. Veriler Hepsi Emlak web sitesinden elde edilmiştir. Konut fiyatlarının tahmininde çoklu doğrusal ve doğrusal olmayan regresyon modelleri kullanılmıştır. Bulgular: Zonguldak Merkez’de bulunan satılık evlerin ortalama fiyatı 2.320.000 TL’dir. Çoklu doğrusal regresyon modeli satılık konut fiyatları varyansındaki değişimin yaklaşık %60’ını açıklayabilirken, doğrusal olmayan çoklu regresyon modeli varyansın %62’sini açıklamaktadır. Sonuçlar: Doğrusal modelde, konut fiyatını en çok arttıran değişkenler sırasıyla oda sayısı, kat sayısı ve konut alanıdır. Bina yaşının artması ise satılık konut fiyatını düşürmektedir. Doğrusal olmayan modelde sadece konut alanı ve bina yaşı anlamlı bulunmuştur. Bu çalışmadan elde edilen bulguların, emlak sektörüne ve pazarlama alanında çalışan akademisyenlere katkı sağlayacağı düşünülmektedir.Öğe Ücret Yönetiminde İş Değerlemenin Yeri: Isparta İl Merkezinde Bir Alışveriş Merkezi Uygulaması(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Acar, Osman Kürşat; Ertürk, MerveAmaç: Bu çalışmada, Isparta ilinde faaliyet gösteren bir alışveriş merkezinde yapılan işlerin analiz edilmesi, belli faktörlere göre karşılaştırılması, işletme için önem sıralarının ortaya çıkartılması ve göreceli değerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Bu amaçla alışveriş merkezi yönetim kadrosunda ve alışveriş merkezi market kadrosunda yer alan işler için iş değerleme uygulaması gerçekleştirilmiştir. İşlerin yapısına ve sayısına göre farklı iş değerleme yöntemleri bulunmaktadır ve çalışmada sayısal iş değerleme yöntemlerinden puan yöntemi kullanılmıştır. Bulgular: Analiz sonucunda işler göreceli karşılaştırma puanlarına göre sıralanmış ve beyaz yaka işler için mağazalar genel müdürlüğü pozisyonu en yüksek puanı alırken, sekreter pozisyonu en düşük puanı almıştır. Mavi yaka işler için ise teknik birim sorumlusu pozisyonu en yüksek puanı alırken, içecek servis personelliği pozisyonu en düşük puanı almıştır. Sonuç: Analiz sonucunda işler arasındaki göreceli karşılaştırmaya göre bazı işlerin gerektiğinden yüksek ücretlendirildiği, bazı işlerin ise gerektiğinden düşük ücretlendirildiği görülmüştür. İşlere yönelik piyasa ücret araştırmasına çıkılmış ve ücretlendirme politikası için öneriler sunulmuştur.Öğe I Click, But I Don’t Listen: Suggestions About University Radio Broadcast Streaming Model For Generation Z Via Turf Analysis(İstanbul Gelişim Üniversitesi Yayınları / Istanbul Gelisim University Press, 2025) Yersel Özkarayanık, Burçin; Kalkan, Başak; Çelen Özer, Arzu; Ulukan Korul, AyselObjective: This study aims to present an original university radio broadcasting model structured within the framework of social responsibility theory, targeting Generation Z university students who are moving away from traditional media. The main goal is to identify and model a broadcasting flow strategy for an institutional university radio station. Method: Within the scope of the study, a web-based survey was distributed via institutional email to students at Eskişehir Technical University. Approximately 4% of recipients responded to the digitally interactive survey, and a total of 415 student responses were analyzed. The survey examined students’ daily radio listening durations, their focus levels on specific programs, and their preferences for music-based content. The analysis employed the TURF (TURF Analysis—defined as an optimization model ) model, which enabled strategic programming to increase the reach of less preferred program types. Findings: Based on the analysis, two primary broadcasting strategies were developed. The first strategy involves designing the broadcasting flow based on musical genre preferences to optimize underperforming program segments. The second strategy suggests organizing the broadcasting schedule based on program segments to improve the listenership of less preferred music genres. The developed broadcasting model preserves content diversity, prevents loss of originality, and enhances the listener’s ability to make personalized choices. Conclusion: By integrating social responsibility theory with TURF analysis, the proposed model provides an effective response to Generation Z’s criticisms regarding lack of diversity and originality in university radio broadcasts. The model aims to improve listener satisfaction and freedom of choice through innovative broadcasting strategies tailored to the expectations of modern university students.