Gebelikte COVID-19 Aşılamasını Etkileyen Hasta Faktörleri: Bir Anket Çalışması
Özet
Amaç: Gebe kadınlar, koronavirüs hastalığı (COVID-19) pandemisinde enfeksiyonun ciddi komplikasyonları açısından yüksek riskli bir grup olarak tanımlandı.
2 Haziran 2021 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü, aşılamanın faydalarının olası risklerden daha ağır bastığı tüm gebelere COVID-19 aşısının yapılmasını önerdi.
Gebe ve emziren kadınların COVID-19 aşısını yaptırması kendilerinin ve doğacak bebeklerinin sağlığını korumaktadır. Bu çalışmada amacımız, maternal mortalite ve morbidite ile perinatal mortalite ve morbiditeyi azaltan COVID-19 aşılarına yönelik gebelerimizin düşünce ve tutumlarını araştırmaktır.
Yöntem: Çalışmaya katılan 482 gebeye yapılan ankette, COVID-19 aşıları hakkında kimden ve nereden bilgi aldıkları, aşı olmak istememe nedenleri, diğer
aşılara bakış açıları sorgulandı.
Bulgular: Gebelerin %51,5’i aşı olmayı kabul etti. Bu oran, amaçlanan genel toplum aşılama oranına göre düşüktür. Gebelerin, kendilerinin veya ailelerinden
bir kişinin COVID-19 enfeksiyonu geçirmesi veya bu enfeksiyon nedeniyle bir yakınının kaybedilmiş olması aşıyı kabul etme kararını etkilemiyordu. Aşıyı kabul
eden gebeler, COVID-19 enfeksiyonunu geçirmesi halinde kendi sağlığının olumsuz etkileneceğini düşünüyordu. Bu grup gebelerin doğum sonrası bebeğine
aşılarını yaptırma ve eşlerinin aşılı olma oranı yüksekti. Aşıyı kabul etmeyenlerde, COVID-19 aşısına güvenmeme oranı anlamlı olarak yüksekti. Bu grupta aynı
zamanda doğum sonrası aşıyı kabul etmeme ve doğum sonrası bebeğine aşı yaptırmama oranı da yüksekti.
Sonuç: Aşıyı reddeden grup aşı hakkında bilgiyi çoğunlukla yakın çevrelerinden ve ailelerinden, aşıyı kabul eden grup ise bilgiyi çoğunlukla doktorlarından
almıştı. Bu nedenle gebelikte aşı uygulamaları ve etkileri ile ilgili bilgilerin, güncellenmiş doğru bilgilerle donanmış sağlık çalışanları tarafından verilmesinin
daha etkili olacağını düşünüyoruz. Riskli bir grup olan gebelerin bakış açısının değerlendirilmesinin ve aşı reddi ile aşı tereddütü nedenlerinin sorgulanmasının, COVID-19 enfeksiyonu ile mücadelede önemli bir adım olacağını düşünüyoruz. Objective: Pregnant women are defined as a high-risk group in terms of severe complications of COVID-19 infection. Vaccination of them not only protects
their own health but also that of their unborn child. In this study, we aim to investigate the opinion and behavior of pregnant women in regards to COVID-19
vaccines which reduce both maternal and perinatal mortality and morbidity.
Method: Four hundred and eighty-two pregnant women were surveyed on their source of information on COVID-19 vaccines, reasoning behind refusal of
vaccination and their general opinion on vaccines.
Results: About 51.50% of the participants agreed to get vaccinated during their pregnancy. Self or family history or loss of a relative from COVID-19 infection
was not shown to affect the decision to be vaccinated. Those who agreed on vaccination thought that the infection would cause greater harm than the vaccine itself; vaccination of their spouses and consent to pediatric vaccination protocols after birth were also elevated. They primarily obtained information from their
health-care provider. In contrary, lack of trust in vaccination was stated as a reason in the rejecting group, they both refuse vaccination even after delivery and
pediatric vaccinations after birth. They seem to obtain information on vaccinations from their close relations and their family.
Conclusion: In our opinion, it is more effective for information about vaccination during pregnancy to be given by health-care professionals who have up-todate information. We believe that investigating the reason behind rejection and hesitation of COVID-19 vaccine among pregnant women is a crucial step in our
battle with the disease.