Savaş Propagandasını Anlamaya Çalışmak: Çanakkale Savaşı’nda Anzaklar ve Savaş Posterleri
Özet
Çalışma, Britanya İmparatorluğu’nun ve ona bağlı Avustralya ve Yeni
Zelanda’nın Çanakkale Savaşı ile ilgili propaganda posterleri üzerine
1
kurulmuştur. Birinci Dünya Savaşı, o döneme kadar dünyevileşen ve gelişmekte
olan propagandanın, ulusal düzeyde kurumsallaştığı, küresel düzeyde etkinleştiği ilk
dönemdir. Ayrıca tarihte posterlerin başlıca propaganda aracı olarak kullanıldığı
tek Dünya Savaşı’dır. Sonrasında sinema, radyo gibi iletişim araçları ön plana
geçmiştir. Çalışmada bundan yüz yıldan fazla zaman önce Avustralya ve Yeni
Zelanda askerlerinin (Anzaklar) Çanakkale’ye; dünyanın bir ucundan nasıl bir
mesaj tasarımıyla, hangi görsel ve metinsel ifadeler kullanılarak getirildiği, bu
süreçte dil ile ilgili hangi propaganda tekniklerinin kullanıldığı anlaşılmaya
çalışılmıştır. Bunlar için bir nitel yöntem olan göstergebilim kullanılmış; dil ile
ilgili propaganda tekniklerinden faydalanılmıştır. Britanya İmparatorluğu,
Avustralya ve Yeni Zelanda’nın da dahil olduğu çok parçalı bir siyasi sistem
olarak dünyanın o zamanki en büyük siyasi gücüdür. Çanakkale Savaşı ile ilgili
savaş posterlerine odaklanmak aynı anda imparatorluğun propaganda sistemini
anlamaya da faydalı olmuştur. Bu yapıyı anlamak üzere yukarıdaki yöntemlere ek
olarak propagandanın gelişimi ve Britanya-Avustralya-Yeni Zelanda ilişkilerine
dair tarihsel arka plan aktarılmıştır. İmparatorluğun merkezi ile bağlı ülkelerin
(Avustralya, Yeni Zelanda) posterlerinin bir anlam zinciri içinde olduğu
görülmüştür. Savaş sürecinde -genel olarak- en yüksek perdeden, en hızlı şekilde
“Britanyalı” üst kimliğiyle başlatılan propagandanın; zamanla coşkusunu
kaybettiği, cepheden geri dönüşle birlikte yine (başlangıçtaki) en üst perdeden
“Britanyalı” kimliğiyle ve yine (Çanakkale bağlamında) gururlu bir şekilde fakat
başka bir temayla sonuçlandırıldığı görülmüştür. Posterler incelendiğinde mesaj
akışlarında bir sistemlilik olduğu anlaşılmış, poster ve mesajlara kaynak ve içerik
olarak bakıldığında da Britanya’nın bütünlüklü bir propaganda sistemine sahip
olduğu görülmüştür. The present study is based on propaganda posters of British Empire and its
affiliated Australia and New Zealand army corps in the Gallipoli Campaign. The
First World War was the first period in which propaganda had become worldly
and developing until that time, became institutionalized at the national level and
effective at the global level. It is also the only World War in history where posters
were used as the main propaganda tool. Later, media such as cinema and radio
came to the fore. Over a hundred years ago, Australian and New Zealand soldiers
(Anzacs) were sent to Gallipoli. In this study, it was tried to understand what kind of
message design was used to bring them from the other side of the world, which
visual and textual expressions were used and which propaganda technique was
used in the language. Semiology as a qualitative method and propaganda
techniques related to language were used for this purpose. The British Empire was
a multi-fragmented political system that also included Australia and New Zealand
and was the world's (then) biggest political power. Focusing on the war posters
about the Battle of Gallipoli also helped to understand the empire's propaganda
system. To understand this structure, in addition to the aforementioned methods,
the historical background of the development of propaganda and BritainAustralia-New Zealand relations was given. It was observed that the posters of the
countries (Australia, New Zealand) connected with the center of the empire were in
a meaning chain. There were signs that Britain was conducting a holistic
propaganda. Over time the propaganda lost its enthusiasm. After the war ended, it
was observed that the intense emotionality and pride of the first poster were again
used in the last poster with a different theme. In the last poster (in the context of
the Gallipoli Campaign) it was seen that the "British" identity was highlighted.
When the posters are examined, it is seen that there is a systematicity in the
message flows. As the posters and messages were examined as source and content,
it was seen that Britain had a comprehensive propaganda system.
Cilt
8Sayı
15Bağlantı
https://hdl.handle.net/11363/6007Koleksiyonlar
Aşağıdaki lisans dosyası bu öğe ile ilişkilidir: