Çokkültürlülük ve toplumsal entegrasyon açısından Almanya'da yaşayan göçmen Türklerin sorunları
Özet
İkinci Dünya Savaşında büyük yıkıma uğrayan Almanya, endüstriyel kalkınmada istihdam açığını kapatmak için ülke dışından yabancı işçi alımına yönelmiştir. Asırlarca karşılıklı çıkar ilişkilerin sürdüğü Türkiye ile yapılan antlaşma kapsamında kısa süreli "misafir işçiler" davet edilmiş, ancak iş yerinde gösterilen performans sonrasında kalıcı işçiler statüsüne geçmişlerdir. Aile birleşimi, çocuk parası gibi motivasyonuna artırıcı yasal düzenlemeler sonrasında bunlar kaldıkları yurtlardan yerleşik hayata geçiş yapmış ve zamanla vatandaşlığa geçerek ev sahibi toplum gibi ülkenin yüce değerlerine önemli katkılar sağlamışlardır. Çokkültürlü Almanya'da en büyük göçmen yoğunluğunu oluşturan Türkler ile ev sahibi toplum arasında ki sosyo-kültürel temasların başlangıç aşaması, süreç içerisinde karşılıklı iletişim düzeyi, entegrasyonun gerçekleşmesi esnasında ve sonrasında; olumlu ya da olumsuz etkileyen ana ve destekleyici nedenler incelenmiştir. Ana neden sadece sosyo-kültürel farklılıklar mı? Yoksa Alman emekçilerin gelecek kaygısı, dar gelirli vatandaşları etkileyen gelişmeler, göçmenlerin sayısal hareketliliği, Alman medyasının ötekileştirici yayınları ve bir kısım siyasal aktörlerin demeçleri kamuoyunu etkilemesinden kaynaklanan sorunlar mı? olduğu kapsamlı bir şekilde araştırılmıştır. Bu bağlamda toplumu temsil eden farklı kesimlerle yapılan ikili görüşmeler sonunda elde edilen bilgiler araştırmaya katkı sağlamıştır. Entegrasyonu olumsuz etkileyen Anayasal yaklaşımlar 2000 yılında yasal düzenlemeler ile farklı boyutlar kazanmıştır. Vatandaşlığın doğum ile de kazanılabileceği, göçmen masasının kurulması, çifte vatandaşlığın 2014 yılında belli koşullarla kabul edilmesi bu gelişmelerdendir. Göçmenlerin işçilikten girişimciliğe geçişleri, yerel, eyalet ve federal seçimlerde kullanılan oy oranı, kazanılan belediye başkanlıkları, parlamenterlik, meclis başkanlığı ve bakanlıklar ile siyasal katılıma katkıda bulunmaları ülkede "katılımcı" düzeyine geldiklerini göstermektedir. İslamofobi ve aşırı sağcı ırkçı parti AfD'nin eyaletlerde ve federal düzeyde parlamentoya girmesi, uyumu etkilemeye devam etmektedir. Germany, which was devastated in the Second World War, turned to recruitment of workers from abroad in order to close its development gap. It took centuries of mutual interest within the scope of short-term agreements with Turkey relations "workers quot"; who have been invited, but they are passed to the status of permanent workers after work performance shown. After legal regulations that increase motivation such as family reunification and child benefit, they switched to settled life from their dormitories and made significant contributions to the high values of the country, such as the host society, by acquiring citizenship over time. In multicultural Germany the initial stage of the socio-cultural contacts between Turks and the host society, the level of mutual communication in the process, the main and supportivereasons affecting the integration; positively or negatively during and after the integration have been examined. Are the main reasons only socio-cultural differences? Or whether there are problems arising from the future concerns of German workers, developments affecting low-income citizens, the numerical mobility of immigrants, the marginalizing publications of the German media and the influence of some political actors; statements on the public opinion has been extensively investigated. In this context, the information obtained as a result of bilateral interviews with different segments representing the society contributed to the research. Constitutional approaches that negatively affect integration gained different dimensions in 2000 with legal regulations. Citizenship can be acquired by birth, the establishment of the immigration table, the acceptance of dual citizenship in 2014 with certain conditions are among these developments. The transition of immigrants from labor to entrepreneurship, the percentage of votes cast in local, state and federal elections, their contribution to political participation with mayors, parliamentary, parliamentary and ministries show that they have reached the level of "participatory" in the country. Islamophobia and the entry of the far-right racist party AfD into the parliament in the states and at the federal level continue to affect the harmony.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11363/2872Koleksiyonlar
- Doktora Tezleri [60]
Aşağıdaki lisans dosyası bu öğe ile ilişkilidir: