Üniversite öğrencilerinin romantik ilişkiler ile ilgili akılcı olmayan inançlarının nesne ilişkileri-gerçeği değerlendirme boyutları ve ilişki doyumu arasındaki ilişkinin incelenmesi
Özet
Bu çalışma, üniversite öğrencilerinin romantik ilişkilerinde akılcı olmayan inançları, nesne ilişkileri ve ilişki doyumu arasındaki ilişki incelemeyi amaçlamıştır. 261 kişinin katıldığı araştırmada, katılımcılara Sosyodemografik Bilgi Formu, Bell Nesne İlişkileri ve Gerçeği Değerlendirme Ölçeği, İlişki Doyumu Ölçeği ve Romantik İlişkilerde Akılcı Olmayan İnançlar Ölçeği verilmiştir. Katılımcıların anketlere vermiş olduğu yanıtlar doğrultusunda, nesne ilişkileri, romantik ilişkilerde akılcı olmayan inançlar ve ilişki doyumu sosyodemografik değişkenlerle karşılaştırılmış ve aralarındaki ilişki incelenmiştir. Araştırmada elde edilen bulgulara göre, ilişki doyumu, romantik ilişkilerde akılcı olmayan inançlar ve nesne ilişkileri boyutlarının cinsiyet, gelir düzeyi, ilişki deneyimi ve medeni durum değişkenlerine göre anlamlı düzeyde farklılaşmaktadır. Bulgular doğrultusunda, erkeklerin romantik ilişkilerde akılcı olmayan inançlar sosyal zaman kullanımı ve fiziksel yakınlık alt boyutlarıyla işlevsel olmayan nesne ilişkileri ve gerçeği değerlendirme düzeyleri bildirdiği görülmüştür. Öte yandan, kadınların, ilişki doyumu, romantik ilişkilerde akılcı olmayan inançlar aşırı beklentiler, farklı düşünmek ve zihin okuma alt boyutlarında anlamlı düzeyde daha yüksek puan aldıkları bulunmuştur. İlişki deneyimi değişkenine göre, ilişki deneyimi olmayan katılımcıların ve bekarların ilişki doyumu puanları anlamlı düzeyde daha düşüktür. Ayrıca, ilişkisi olmayan katılımcıların romantik ilişkilerde akılcı olmayan inançlar fiziksel yakınlık alt boyutu anlamlı düzeyde daha yüksek bulunmuştur. Gelir düzeyine göre yüksek gelir düzeyindeki katılımcıların ilişki doyumu ve romantik ilişkilerde akılcı olmayan inançlar alt boyut puanları anlamlı düzeyde daha yüksek bulunmuştur. Nesne ilişkileri boyutları ise, düşük gelir düzeyinde olan katılımcılarda benmerkezcilik ve algıların belirsizliği puanları anlamlı düzeyde daha yüksek bulunmuştur. Yüksek gelir düzeyinde olan katılımcılarda ise yabancılaşma, güvensiz bağlanma, sosyal yetersizlik, gerçekliğin bozulması ve halüsinasyon/delüzyon alt boyutlarında anlamlı düzeyde daha yüksek puan aldıkları bulunmuştur. Araştırmada, ilişki doyumu, romantik ilişkilerde akılcı olmayan inançlar ve nesne ilişkileri arasındaki ilişkinin bulguları doğrultusunda, ilişki doyumu ile romantik ilişkilerde akılcı olmayan inançlar sosyal zaman kullanımı ve fiziksel yakınlık alt boyutları negatif yönlü ve anlamlı ilişki bulunmuştur. Ayrıca, ilişki doyumu ile yabancılaşma, benmerkezcilik, sosyal yetersizlik, gerçekliğin bozulması, algıların belirsizliği ve halüsinasyon/delüzyon alt boyutları arasında negatif yönlü ve anlamlı ilişki bulunmuştur. İlişki doyumunun yordayıcılığına ilişkin bulgulara göre, modelde, romantik ilişkilerde akılcı olmayan inançlar aşırı beklenti ve fiziksel yakınlık negatif yönlü; zihin okuma ve farklı düşünme alt boyutları pozitif yönlü anlamlı düzeyde ilişki doyumunu yordamaktadır. Ayrıca, nesne ilişkileri ve gerçeği değerlendirme alt boyutlarından güvensiz bağlanma negatif yönlü ve halüsinasyon/delüzyon alt boyutlarının pozitif yönlü ve anlamlı düzeyde ilişki doyumunu yordadığı bulunmuştur. İlişki doyumunun yordayıcılığını inceleyen modelin açıklayıcılık oranı %30 olarak bulunmuştur. Araştırmada elde edilen bulguların, erken erişkinlik dönemindeki üniversite öğrencilerinin romantik ilişki deneyimlerinin nesne ilişkileri ve akılcı olmayan inançlar bağlamında değerlendirilmesi açısından önemli bulgular sağladığı düşünülmektedir. Romantik ilişkiler açısından önemli kararlar alması öngörülen erken erişkinlerde romantik ilişki deneyimlerinde ilişkili olan faktörlerin ele alınması ve gerekmesi halinde geliştirilecek müdahalelerin yapılandırılmasının önemli katkıları olabileceği düşünülmektedir. This study aimed at the relationship between university students' irrational beliefs, object relationship and relationship satisfaction in romantic relationships. In the study, 261 people are participated. Sociodemographic Information Form, Bell Object Relations and Truth Assessment Scale, Relationship Satisfaction Scale, and Irrational Beliefs Scale in Romantic Relationships were applied to participants. Object relations, irrational beliefs in romantic relationship and relationship satisfaction were compared with sociodemographic variables and their relationship was examined. According to the findings obtained in the research, relationship satisfaction, irrational beliefs in romantic relationships and object relations were found as significantly different in terms of gender, income level, relationship experience and marital status. Based on the findings, irrational beliefs in romantic relationships social time use and physical intimacy sub-dimensions were found as higher among males. different expectations, thinking differently, and mind reading subscales are significantly higher among women. Relationship satisfaction scores of singles are significantly lower. Also, irrational beliefs in the romantic relationships of participants who are not having any romantic relationship reported significantly lower scores in physical intimacy. The findings related to object relations subscales based on income level, egocentricism and perception uncertainty scores were significantly higher in low-income participants. For participants with higher income, they scored significantly higher in alienation, insecure attachment, social insufficiency, degradation of reality and hallucination / delusion subscales. Based on the findings related to correlation among relationship satisfaction, irrational beliefs in romantic relationships, and object relations, it was found that relationship satisfaction with alienation, egocentrism, social inadequacy, distortion of reality, uncertainty of perceptions, and hallucination / delusion have negative and significant correlation. In the model, irrational beliefs in romantic relationships, high expectations and physical intimacy are negative; mind reading and different thinking positively predicted relationship satisfaction. Also, insecure attachment is negative and the hallucination / delusion sub-dimensions positively predicted relationship satisfaction. The rate of the model, which examines the predictability of relationship satisfaction was found as 30%. The findings obtained in the research in terms of irrational beliefs in romantic relationship and object relations provides significant results which give information about the experiences of university students' romantic relationship. It is thought that in early adults, who are expected to make important decisions in terms of romantic relationships, the factors that are related to romantic relationship experiences and structuring the interventions to be developed, if necessary, can be important contributions.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11363/2570Koleksiyonlar
- Yüksek Lisans Tezleri [1219]
Aşağıdaki lisans dosyası bu öğe ile ilişkilidir: