Gelişmiş Arama

Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.authorKarahancı, Pelin
dc.date.accessioned2019-07-18T08:43:37Z
dc.date.available2019-07-18T08:43:37Z
dc.date.issued2018-8-8en_US
dc.date.submitted2018-08-08
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11363/1346
dc.descriptionDanışman: Güzin Mukaddes Sevinçer.en_US
dc.description.abstractKişilik, psikolojide kapsamı en geniş kavramlardan biridir. Bir insana ait ve onu tanımlayan her özellik, o insanı tanımada ve anlamada kaynaklık etmektedir. Bu anlamda kişilik; bir insanın bütün ilgilerinin, tutumlarının, yeteneklerinin, konuşma tarzının, dış görünüşünün ve çevresine uyum biçiminin özelliklerini içeren bir terimdir. Kişilik kendine özgü ve ahenkli bir bütündür. Ancak kişiliğin niteliği ile ilgili ortak bir kavram ya da belirgin bir tanımlama yoktur. Kişiliğin içeriği oldukça zengindir. Kişilik, bireyin tutumlarını, ilgilerini, yeteneklerini, dış görünüşünü, çevreye uyumunu, konuşma tarzını, davranış ve düşünce özelliklerini ve ruhsal durumlar gibi özelliklerini birbirleriyle organize bir halde içerir. Kişilik, mizaç, fiziki yapı, yetenekler, sosyal tutumlar, ilgiler, değerler, karakter, anlatım ve davranış şekli gibi etkenler yardımıyla şekillenir. Mizaç ya da başka bir deyişle huy, günlük yaşam içerisinde, kişinin kendine özgü belirli duygusal tepkilerinin nitelik ve nicelik bakımından değişmesi olarak nitelendirilir. Çabuk sinirlenmek, öfkelenmek, sıkılmak, neşelenmek, hareketli veya hareketsiz olmak gibi kişiden kişiye değişiklik gösteren özellikler, mizaç özellikleri olarak tanımlanmaktadır. Bağımlılık, bir maddenin organik bir hastalığın belirtilerini ortadan kaldırmadan, tekrarlanan dozlarla ve sürekli olarak artan miktarlarda alınması ile ortaya çıkan, kullanımın kesilmesi halinde kişide bazı ruhsal ve bedensel rahatsızlıklar meydana getiren, önüne geçilmez derecede, şiddetli bir arzu ve istek duyma halidir. Bağımlılık, herhangi bir maddeye karşı tedavi amacı gütmeden geliştirilen, fizyolojik bir ihtiyacı karşılamadan, sürekli miktarını arttırarak kullanma, şeklinde tanımlamıştır. Mobil telefonların günümüzde yaygın bir şekilde kullanılması ve iletişimin vazgeçilmez elemanlarından birisinin olmasının nedenleri arasında üç özellik öne çıkmaktadır. Birinci özellik olarak, mobil telefonların kullanıcılar tarafından kolay taşınabiliyor olması, kullanıcıya mekân sınırlılıklarını ortadan kaldırıyor olması ve kullanıcının her an yanında taşıyor olmasıdır. İkinci özellik olarak, mobil telefonların kişisel bir araç olarak kullanılabiliyor olması gösterilebilir. Mobil telefon kullanıcısının, telefonun fonksiyonel özelliklerini, ekran renklerini, zil sesi tonlarını, mesaj ayarlarını kendi gereksinimleri ve hoşlantıları doğrultusunda ayarlayabilmesi bireysel bir araç olmasını sağlamaktadır. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte iletişim ve bilgi teknolojinin hızlı ilerleyişi devam etmekte ve mobil telefonlar, sosyal paylaşım siteleri ve internet toplumsal hayatın önemli bir parçası haline gelmiştir. Cep telefonlarının bu kadar yoğun bir şekilde toplumun içinde yer edinmesinin nedeni mobilite özelliğinin olmasıdır. Bu özellik sayesinde telefon kişinin her alanına girmesini kolaylaşmıştır. İkinci bir özellik olarak da cep telefonlarının erişilebilirliğidir. Genellikle bireyler yanlarında telefonları olmadığında eksiklik hissedebilirler ve bu durum onların kendilerini yalnız hissetmelerine sebep olabilir. Amaç: Yapılan bu araştırmanın amacı üniversite öğrencilerinde akıllı telefon bağımlılığı ile kişilik özellikleri arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Gereç ve Yöntem: Bu araştırmanın evreni İstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu, Mühendislik- Mimarlık Fakültesi ve İktisadi İdari Sosyal Bilimler Fakültesi öğrencilerinden oluşmaktadır. Araştırmanın örneklemi ise İstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu, Mühendislik, Mimarlık Fakültesi ve İktisadi İdari Sosyal Bilimler Fakültesi öğrencilerinden gönüllülük esasına bağlı olarak basit rastgele örnekleme yöntemine göre seçilen ve tüm sorulara eksiksiz yanıt veren 402 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmada sosyo-demografik özellikler formu, Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ), Akıllı Telefon Bağımlılığı Ölçeği ve Uluslararası Kişilik Envanteri kullanılmıştır. Bulgular: Öğrencilerin akıllı telefon bağımlılığı toplam puanları ortalamalarının cinsiyet değişkenine göre anlamlı bir farklılık gösterip göstermediğini belirlemek amacıyla yapılan t-testi sonucunda grup ortalamaları arasındaki fark istatistiksel açıdan anlamlı bulunmuştur. Kadın öğrencilerin akıllı telefon bağımlılığı toplam puanları, erkek öğrencilerin akıllı telefon bağımlılığı toplam puanlarından yüksek bulunmuştur. Yapılan araştırmaya göre yaş arttıkça, sosyal ağlara bağımlılık, akıllı telefon bağımlılığı, duygusal denge ve düşmanlık puanları azalmaktadır. Yapılan araştırma sonucunda, kişilik alt boyutlarından duygusal denge puanı arttıkça günlük yaşamı bozma ve tolerans, çekilme belirtileri, olumlu beklentiler, sanal ilişkiler, aşırı kullanım, sosyal ağlara bağımlılık, fiziksel belirtiler puanları da artmaktadır. Bulgular neticesinde kişiliğin bağımlılık üstünde etkisi olduğu görülmüştür. Sonuç: Kadın öğrencilerde akıllı telefon bağımlılığı erkeklere göre daha fazla saptanmıştır. Kadınların hem sosyal medyayı daha çok kullanmaları ve daha çok paylaşımlarda bulunmalarının da etkisinin olduğu söylenebilir. Kişilik özellikleri de bu nokta da oldukça önem taşımaktadır. Erkeklerin günlük yaşantılarında sosyal alanlara daha fazla sahip olmalarının da bu sonuca etki ettiği söylenebilir. Dolayısıyla sanal alemden biraz daha uzak kalma adına hem kadınların hem de erkeklerin günlük hayatlarında daha çok sosyal aktivitelerde bulunmaları önerilebilir. Sonuç olarak üniversite öğrencileri üzerinde yapılan bu araştırmada akıllı telefon bağımlılığı ve kişilik özellikleri arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Bu anlamlı ilişkiler alt ölçeklerin kombinasyonlarına ve sosyo-demografik özelliklere göre çeşitlilik göstermektedir. Araştırmada incelenen bütün alt boyutlar, sosyo-demografik özellikler ve depresyon verilerinin sonuçlarında görülmektedir ki akıllı telefon bağımlılığı ve kişilik özellikleri arasında anlamlı bir ilişki bulunmaktadır. Yapılan araştırma sonucunda, kişilik alt boyutlarından duygusal denge puanı arttıkça günlük yaşamı bozma ve tolerans, çekilme belirtileri, olumlu beklentiler, sanal ilişkiler, aşırı kullanım, sosyal ağlara bağımlılık, fiziksel belirtiler puanları da artmaktadır. Bulgular neticesinde kişiliğin bağımlılık üstünde etkisi olduğu görülmüştür.en_US
dc.description.abstractPersonality and character are used interchangeably. The most obvious difference between the character concept and the concept of personality is that the character term of the majority is used to express moral qualities. Personality is based on social group factors and social class factors, biological and physical-structural factors, family factors, culture-related factors and other factors. Dependence was in the 19th century to illness and drugs. The meaning and meaning of medicine and alcohol abuse have changed from day to day to explain the abuse of drugs and drugs by the shaping and development of medical treatments close to the end of the 19th century. Definition of addiction, theorists focus on 'taking foreign substances into the body'. Nowadays, smartphones have reached a point of importance in the daily life of people and they can start and maintain relationships with other individuals, send messages to friends and folks in the family, make calls and provide liaison in all possible places and time periods, enter the internet, play games and listen to music has become an indispensable tool to have a good time with the activities that can be done. It allows the mobile phone user to set up the phone's functional features, screen colors, ringing tones, message settings in accordance with their own needs and tactics. With the development of technology, the rapid progress of communication and information technology continues and mobile phones, social sharing sites and the internet have become an important part of social life. The fact that mobile phones are so intensely involved in society is a result of the mobility feature. This feature makes it easy for the phone to enter every area of the person. A second feature is the availability of mobile phones. Often they may feel lacking when they do not have phones on their part and this may cause them to feel lonely. Aim: Aim of the this study is examine to relationship smart phone addiction and personality features on university students. Method: Universe of the study is School of Health Sciences, Faculty of Engineering, Architecture and Faculty of Economics and Administrative Social Sciences in Istanbul Gelisim University. Sample of the study is 402 participants which are students in School of Health Sciences, Faculty of Engineering, Architecture and Faculty of Economics and Administrative Social Sciences in Istanbul Gelisim University. Participants has choosen randomly. Inform concept, Beck depression scale and smartphone addiction scale has used in the study Results: According to the resutls; the difference between the group averages was found to be statistically significant as a result of the t-test to determine whether the students' mean scores of the smartphone addiction total scores were significantly different from the gender variable. Female students 'smartphone addiction total scores were higher than male students' smartphone addiction total scores. As the age increases, the social network dependency, smartphone addiction, emotional balance and hostility scores decrease. As a result of the research, as the emotional balance score increases, daily life disruption and tolerance, withdrawal statements, positive expectations, virtual relationships, overuse, dependence on social networks, physical symptoms scores are also increasing. Conclusion: Female students 'smartphone addiction total scores were higher than male students' smartphone addiction total scores. It can be argued that women are more likely to use social media and to be more involved in sharing. Personality features are also very important in this point. It can be said that having more social areas in men's daily life also has an effect on this result. Therefore, it may be advisable for both women and men to have more social activities in their daily lives in order to stay away from the virtual world.en_US
dc.language.isoturen_US
dc.publisherİstanbul Gelişim Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsüen_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.rightsAttribution-NonCommercial-NoDerivs 3.0 United States*
dc.rights.urihttp://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/3.0/us/*
dc.subjectAkıllı Telefon Bağımlılığıen_US
dc.subjectKişilik Özellikleren_US
dc.subjectSmartphone Addictionen_US
dc.subjectPersonality Featuresen_US
dc.titleÜniversite Öğrencilerinde Akıllı Telefon Bağımlılığı ile Kişilik Özellikleri Arasındaki İlişkien_US
dc.title.alternativeThe Relationship Between Smart Phone Addiction and Personality Characteristic in University Studentsen_US
dc.typemasterThesisen_US
dc.departmentSosyal Bilimler Enstitüsüen_US
dc.relation.publicationcategoryTezen_US


Bu öğenin dosyaları:

Thumbnail

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster

info:eu-repo/semantics/openAccess
Aksi belirtilmediği sürece bu öğenin lisansı: info:eu-repo/semantics/openAccess