Obezite cerrahisi için başvuran hastalarda alkol ve sigara kullanımı ile depresyon ilişkisi
Abstract
Obezite, günümüz çağının her geçen gün artmakta olan en önemli sorunlarından biri haline gelmiştir. Fazla kilonun alınmasıyla vücudun rutin fonksiyonlarını yerine getirememesine neden olan obezitenin oluşumunda birçok faktör etkili olmaktadır. Bu faktörlerin başında kalıtsal, ruhsal, sosyal ve biyolojik faktörler gelmektedir. Obez kişiler psikolojik olarak da etkilenmektedir. Obezite yüzünden sosyal yaşamı da olumsuz etkilenen bu kişiler zaman zaman toplum tarafından dışlanmaktadırlar. Bu dışlanma sonucu kişide olumsuz benlik algısı, karamsarlık, umutsuzluk gibi olumsuz tutum ve düşünceler gelişmektedir. Zamanla yalnızlaşan birey, alkol ve sigara gibi sağlıksız başa çıkma yöntemlerine başvurabilmektedir. Obez bireyler tüm bu olumsuz durumlardan kurtulmak için çeşitli tedavi yöntemlerini denemektedirler. Bu yöntemlerin en etkilisi olarak, son günlerde daha çok artış gösteren bir tedavi yöntemi olan obezite cerrahisi dikkat çekmektedir. Amaç: Bu araştırmanın amacı, obezite cerrahisi için başvuran hastaların alkol ve sigara kullanımı ile depresyon arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Gereç ve Yöntem: Araştırmanın örneklemi 18 yaş üstü, Vücut Kitle İndeksi 30 kg/m2 üstü, obezite cerrahisi düşünen 207 obez bireyden oluşmaktadır. Çalışma 01/10/2021– 01/11/2021 tarihleri arasında, internet üzerindeki obezite siteleri ve gruplarındaki katılımcılar ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmadan elde edilen veriler; Yazılı Onam Formu, Sosyodemografik Veri Formu, Beck Depresyon Envanteri (BDE), Alkol Kullanım Bozukluklarını Tanıma Testi (AUDIT) ve Fagerström Nikotin Bağımlılık Testi (FBNT) kullanılarak yapılmıştır. Ölçekler katılımcılara Google Form linki üzerinden gönderilmiştir. Araştırmanın istatistiksel analizleri bilgisayar ortamında SPSS 22. 0 (Statistical package for the Social Sciences) kullanılarak analiz edilmiştir. İstatistiksel önemlilik için (p<0,05) değeri kabul edilmiştir. Bulgular: Araştırmaya katılan bireylerin %53,6'sı kadın, %46,4'ü ise erkektir. Çalışmaya katılan bireylerin %37,7'si obez %62,3'ü ise ileri derecede obezdir. Erkek katılımcıların AUDIT puan ortalamaları, kadın katılımcılarınkinden istatistiksel açıdan anlamlı ve daha yüksek bulunmuştur. Bununla birlikte; kadın katılımcıların BDE puan ortalamaları erkek katılımcılarınkinden istatistiksel açıdan anlamlı ve daha yüksek bulunmuştur. İleri derecede obez grubunda yer alan katılımcıların AUDIT puan ortalamaları, obez grubunda yer alan katılımcıların test puan ortalamalarından daha yüksek bulunmuştur. Ailesinde obezite bulgusu olan katılımcıların BDE puan ortalamaları, ailesinde obezite bulgusu olmayan katılımcılarınkinden daha yüksektir. Korelasyon sonuçlarına göre AUDIT puan ortalamaları ile BDE puan ortalamaları arasında istatiksel açıdan anlamlı ve pozitif yönlü bir ilişki saptanmıştır. Ayrıca erkek katılımcıların, ayrı yaşayan katılımcıların, üniversite mezunlarının, gelir düzeyi çok iyi olan katılımcıların, yalnız yaşayan katılımcıların AUDIT puan ortalamaları diğer katılımcılara göre istatistiksel olarak daha yüksek ve anlamlıdır. Çalışan katılımcıların, çalışmayan katılımcılara göre FBNT puan ortalamaları istatistiksel olarak daha yüksek ve anlamlıdır. Kadın katılımcıların, evli katılımcıların, üniversite mezunlarının, gelir düzeyi çok yetersiz olan katılımcıların, ailesi ile yaşayan katılımcıların BDE puan ortalamaları diğer katılımcılara göre istatistiksel olarak daha yüksek ve anlamlıdır. Bireylerin yaşı ile AUDIT toplam puanları arasında istatistiksel açıdan anlamlı ve pozitif yönlü bir ilişki bulunmuştur. Bireylerin yaşı ile FBNT toplam puanları arasında istatistiksel açıdan anlamlı ve negatif yönlü bir ilişki bulunmuştur. Sonuç: Obezitenin nedenleri ve sonuçlarında farklı faktörlerin etkili olabileceği belirtilmektedir. Sigara kullanımı, alkol kullanımı ve depresyon bu faktörlerden bazılarıdır. Obez hastalarda depresif bozukluk yüksek oranda görülmektedir. Alkol kullanımı ve depresyondan herhangi birinin varlığı diğeri için tetikleyici olabilmektedir. Alkol kullanan bireylerin depresyon puan ortalamaları, kullanmayanlara göre daha yüksek bulunmuştur. İleri derecede obez olan bireylerin alkol kullanımları, obez olan bireylere kıyasla daha fazladır. Obezitenin önemli bir halk sağlığı problemi olması ve genel popülasyonda depresif bozuklukların ve alkol, sigara tüketiminin yüksek oranda olması göz önünde bulundurulduğunda daha büyük gruplarla çalışılması psikoloji alanına katkı sağlayacaktır. Recently, obesity has become one of the most important problems, which is increasing day by day. Many factors are effective in the formation of obesity, which causes the body to be unable to perform its routine functions due to excess weight gain. Hereditary, psychological, social and biological factors are at the forefront of these factors. Obese people are also affected psychologically. These people, whose social life is negatively affected due to obesity, are sometimes excluded by the society. As a result of this exclusion, negative attitudes and thoughts such as negative self-perception, pessimism and hopelessness develop. Individuals who become lonely over time may resort to unhealthy coping methods such as alcohol and cigarettes. Obese individuals try various treatment methods to get rid of all these negative situations. As the most effective of these methods, obesity surgery, which is a treatment method that has increased more recently, draws attention. Purpose: The aim of this study is to examine the relationship between alcohol and cigarette use and depression in patients who applied for bariatric surgery. Materials and Methods: The sample of the study consists of 207 obese individuals over the age of 18, Body Mass Index over 30 kg/m2, and considering bariatric surgery. The study was carried out between 01/10/2021 and 01/11/2021, with participants in obesity sites and groups on the internet. The data obtained from the research; Written Consent Form, Sociodemographic Data Form, Beck Depression Inventory (BDI), Recognition of Alcohol Use Disorders Test (AUDIT) and Fagerström Nicotine Dependence Test (FNDT) were used. The scales were sent to the participants via the Google Form link. Statistical analyzes of the research were analyzed using SPSS 22.0 (Statistical package for the Social Sciences) in computer environment. A p value of <0.05 was accepted for statistical significance. Findings: 53.6% of the individuals participating in the study were female and 46.4% were male. 37.7% of the individuals participating in the study were obese and 62.3% were severely obese. AUDIT mean scores of male participants were statistically significant and higher than those of female participants. With this; BDI mean scores of female participants were statistically significant and higher than those of male participants. AUDIT score averages of the participants in the severely obese group were found to be higher than the test scores of the participants in the obese group. The mean BDI scores of the participants with a family history of obesity were higher than those of the participants without a family history of obesity. According to the correlation results, a statistically significant and positive relationship was found between the mean AUDIT scores and the mean BDI scores. In addition, male participants, divorced participants, university graduates, participants with a very high income level, participants living alone had a statistically higher and significant AUDIT average score than the other participants. The FNDT mean scores of the working participants were statistically higher than the non-working participants. The mean BDI scores of female participants, married participants, university graduates, participants with a very low income level, and those living with their families were statistically higher than the other participants. A statistically significant and positive correlation was found between the age of the individuals and the AUDIT total scores. A statistically significant and negative correlation was found between the age of the individuals and their FNDT total scores. Result: It is stated that different factors may be effective in the formation of obesity. Smoking, alcohol use and depression are some of these factors. As a result; Obesity seems to be affected by many factors. Considering that obesity is an important public health problem and the high rate of depressive disorders and alcohol and cigarette consumption in the general population, working with larger groups will contribute to the field of psychology. In addition, more studies related to the variables in our study will contribute to the field of psychology.
Collections
- Yüksek Lisans Tezleri [1219]
The following license files are associated with this item: