Özel gereksinimli çocuğa sahip ebeveynlerde suçluluk-utanç düzeyi, yılmazlık ve evlilik doyumu arasındaki ilişkinin incelenmesi
Abstract
Çocuk ebeveynler için hem neşe hem de mutluluk kaynağıdır. Çocuğun dünyaya gelişi yeni umutlar ve hayaller anlamına gelmektedir. Çocuğun dünyaya gelişi ebeveynler için birçok yeniliği ve aile içi ilişkilerde değişikliği beraberinde getirir. Buna bağlı olarak özel gereksinime sahip olmayan çocuğun varlığı bile aile için olumlu özelliklerinin yanında birtakım güçlükleri beraberinde getirmekteyken özel gereksinimli çocuğa sahip olmak hem anneler hem de babaları psikolojik açıdan etkilemekte, yılmazlık algılarını ve çift ilişkilerinde evlilikten aldıkları doyumu da etkiledği bilinmektedir. Ebeveynler için özel gereksinime uyum süreci oldukça zorlayıcı bir süreç olabilmekte ve bu nedenle suçluluk- utanç gibi problemler yaşayabilmektedirler. Suçluluğa bağlı olarak ebeveynlerin yılmazlık düzeyleri zayıflamakta, buna bağlı diğer bir etken olan evlilik doyumunda da azalmalar görülebilmektedir. Bu araştırmanın temel amacı, özel gereksinimli çocuğa sahip ebeveynlerin yaşadıkları suçluluk- utanç düzeylerinin, buna bağlı olarak yılmazlık düzeylerinin nasıl yordadığının ve bu etkenlerin evlilik doyumunu nasıl etkilediğinin saptanmasıdır. Bununla beraber ebeveynlerin, anne baba olma durumu, yaş, eğitim, özel gereksinimli çocuk sayısı gibi değişkenler açısında da incelenmiştir. Araştırmanın örneklemi İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi sınırları içerisinde yaşayan, en az bir tane özel gereksinimli çocuğa sahip olan 322 ebeveynden ( Anne=235, Baba=87) oluşmaktadır. Çalışmanın verileri araştırmacı tarafından hazırlanan Kişisel Bilgi Formu, Suçluluk- Utanç Ölçeği, Aile Yılmazlık Ölçeği ve Evlilik Yaşamı (Doyumu) Ölçekleri kullanılarak toplanmıştır. Yapılan çalışmada ebeveynlerin, anne ya da baba olma durumlarına göre incelendiğinde babaların annelere kıyasla daha yılmaz ve mücadeleci ve yaşama bağlı hissetikleri söylenebilir. Yaş değişkenine göre bakıldığında ebeveynlerin yaşlarının artması ile evlilik doyumlarının arttığı aynı zamanda daha yılmaz, mücadeleci, öz yetkinliğe sahip yaşama bağlı olduklarını aynı zamanda yaşları arttıkça suçluluk duygusu hissetmedikleri ancak özel gereksinimli çocuğa sahip olmalarından dolayı utanç duydukları söylenebilir. Ebeveynlerin eğitim düzeyi arttıkça da evlilikten aldıkları doyum artış göstermekte ve kendilerini daha yılmaz algılamaktadırlar. Bu etkenlere bağlı olarak da kendileri daha az suçlu ve utanç içinde hissetmektedirler. Özel gereksinimli çocuk sayısı arttıkça ebeveylerin evlilikten aldıkları doyumda azalma olduğu saptanmış olup, daha fazla suçluluk yaşamaktadırlar. Diğer bir ifadeyle kendilerini daha az yılmaz olarak ifade etmişlerdir. Ebeveynlerin hafif düzeyde yetersizliği olan çocuklara sahip olmaları onların evlilik doyumları ile yılmazlık algıları alt boyutu olan kontrol düzeyini arttırdığı, orta ve ağır düzeyde çocuğa sahip olan ebeveynlerin suçluluk ve utanç düzeylerinin arttığı söylenebilir. Suçluluk-utanç ile evlilik doyumu puanları arasında orta seviyede ve negatif ilişki, yılmazlık ve suçluluk arasında orta seviyede ve negatif iken yılmazlık ve evlilik doyumu arasında pozitif bir ilişki vardır. Son sorumuz olan yordam sorusunda çoklu regresyon analizine göre de yılmazlık düzeyi pozitif olarak yordarken, suçluluk-utanç düzeyi ise negatif yordamaktadır. Bu bağlamda ebeveynlerin evlilik doyumları arttıkça daha yılmaz oldukları yılmazlık düzeyleri arttıkça da daha az suçlu hissetikleri sonucuna ulaşılmıştır. A child is a source of joy and happiness for parents. Having a child means new hopes and new dreams. Having a child causes many new conditions for the parents and changes within the family. Accordingly, it may be claimed that even though having a child without disabilities brings some difficulties for the family, having a child with disabilities psychologically affects both the mothers and the fathers, and decreases the indomitanbleness perception and marital satisfaction. For parents, the process of adapting to special needs can be very challenging, and therefore they can experience problems such as guilt and shame. Due to guilt, parents' levels of indiscretion are weakened, and another factor associated with this, marital satisfaction, can also decrease. The main aim of this study is to determine the levels of guilt and shame experienced by parents with special needs children, how they predict their level of indomitanbleness and how these factors affect marital satisfaction. However, the status of parents as parents, age, education, number of children with special needs were also examined in terms of variables such as. The sample of the study consists of 322 parents (mother=235, father=87) who live within the borders of Arnavutköy District of Istanbul province and have at least one child with disabilities. The data of the study were collected using the Personal Information Form, the guilt - shame scale, the family indiscretion scale, and the married life (satisfaction) scales, all prepared by the researcher. In the study, when parents are examined according to their mother or father status, it can be said that fathers feel more indomitable and struggling and connected to life compared to mothers. According to the age variable, it can be said that parents are connected to a more indomitable, combative, self-competent life at the same time that their age increases, they do not feel guilt, but are ashamed of having a child with special needs. As the level of education of parents increases, the satisfaction they receive from marriage increases and they perceive themselves as more indomitable. Due to these factors, they also feel less guilty and ashamed. As the number of children with special needs increases, it has been found that there is a decrease in the satisfaction that parents receive from marriage, and they experience more guilt. In other words, they expressed themselves as less indomitable. It can be said that the fact that parents have children with mild disabilities increases the level of control, which is the lower dimension of their marital satisfaction and perception of intimidation, and the level of guilt and shame of parents with moderate and severe children increases. There is a moderate and negative relationship between guilt-shame and marriage satisfaction scores, a moderate and negative relationship between insubordination and criminality, while a positive relationship between insubordination and marriage satisfaction. According to multiple regression analysis in the procedure question, which is our last question, the level of intimidation is positive, while the level of guilt and shame is negative. In this context, it was concluded that parents were more indomitable as their marital satisfaction increased and felt less guilty as their level of indomitable increased.
Collections
- Yüksek Lisans Tezleri [1219]
The following license files are associated with this item: