Oyunu okumak: Spor paradigmasını yeniden yorumlamak

Abstract

Paradigma hakikat dizgesiyle doğrudan bağlantılıdır. Toplumlar geçmişten günümüze aktarılan sözlü mitlerle, dini öğretilerle, felsefi çıkışlarla ve son hakikat yöntemi olan bilim ile paradigmalarını inşa etmiş durumdadırlar. Geçmişten günümüze doğru bu hakikat dizgeleri analiz edildiğinde iç içe simbiyotik bir ilişkiler ağının varlığının ortaya çıkacağı düşünülmektedir. Bugün özellikle pozitivist bilim mecrasında kesin bir çizgi ile ayrılan mitoloji, din, felsefe ve bilimin holistik bir şekilde birbirini besleyerek bazen baskılayıp vasat kılarak günümüze kadar gelmiş olduğunun anlaşılacağı öngörülmektedir. Bu tezin ana ve en önemli konularından biri olan oyun kavramının ise insanlığın ve toplumsallığın sökmekte olan şafağında mitoloji, din, felsefe ve bilimden önce ilk hakikat yöntem metodu olduğunu savunmanın adeta bilginin arkeolojisini yapmak anlamına geleceği kanıı taşınmaktadır. Toplayıcılık yapan kadının çocuğu büyütürken kullanacağı bu yöntemin döneminin bilimi olmakla birlikte toplumsallığın ve insanlığın gelişip büyümesinde de öncü bir rol oynadığı gözlemlenmiştir. Sporun temellerinin avcılığa dayandırılmasıyla kavramsal ve kuramsal çerçevede yarışın ve rekabetin ön plana çıkarıldığı, avcılıktan önce var olan toplayıcılık kültünün baskılanıp sıradan kılındığı ve dolayısıyla oyun kavramı ve bu kavramın özgürlükçü yönünün de gömülü kaldığı gözlemlenmiştir. Bundan dolayı dörtlü yöntem metodunun başına oyun kavramını ekleyerek yöntem hakikat ve oyun, yöntem hakikat ve mitoloji, yöntem hakikat ve din, yöntem hakikat ve felsefe, yöntem hakikat ve bilim metotlarını irdelemenin gömülü kalan oyun kavramının yeniden yoruma tabi tutulmasını da zorunlu kılacağı görüşü edinilmiştir. Ayrıca paradigmaların hakikat dizgeleriyle olan bağını analiz etmek ve mitolojinin, dinin, felsefenin, bilimin oyundan doğduğunu-beslendiğini izah etmenin, bilimin şeffaflığı ve oyun kavramının derinlikli bütünlüğü açısından oldukça öğretici olacağı kanısı taşınmaktadır. Bir paradigmal bunalım ve arayış içerisinde olan sistemin, Yeni Dünya Düzeni, Neoliberalizm, Pax Americana, Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) vb. gibi paradigmal sistemlerle yaşanan bu bunalıma alternatif olmak istemekte olduğu anlaşılmaktadır. Kapitalizmin "insan insanın kurdudur" önermesi ve doğadan yola çıkarak insan toplumunun da böyle olduğunu bildirmesi dikkat çekici olmaktadır. İzlendiği üzere, bunu dayandırdığı temel tez ise bir sapma yöntemi olan avcılığın kurt ve kuzu ikilemi ve özellikle liberalizm ile birlikte gelişen bireyciliktir. Bireycilik için bir diğer birey onun hasmıdır, rakiptir. İki birey arasında daima rekabet vardır ve bu rekabetler çoğu zaman savaşlara kadar gider. Mevcut sistemde paradigmal görüş bu şekildedir. Ve derinlikli düşünüldüğü zaman uygarlık sistemi içerisinde inşa edilen bütün paradigmalar temelini bireycilik üzerinden, dolayısıyla yarış kültürü ile inşa etmiştir demek yerinde olacaktır. Bu noktada "nasıl bir paradigma" sorusu gündeme gelmektedir. Yeni paradigmal çalışmada kapitalizmin bu kutuplaştırıcı ve rekabete dayalı teorilerine karşın bir alternatif önerme geliştirilmiştir. Kapitalizmin avcı kültürü temel alan spor paradigmasına karşın sporun temelini toplayıcılığa dayandıran bu çalışma hakemsiz, demokratik, rekabetsiz karşılıklı ve hatta karşılıksız yardımlaşmaya dayalı bir spor anlayışını alternatif önerme olarak sunmuştur. Bu paradigmal önerme nefessiz kalan sporu ilk hakikat yöntemi olan oyunun kökleriyle de buluşturma çabasıdır. Bu doğrultuda; - Bilimsel planda Kuantum, kaos ve rölativite/görelilik teoremleriyle, - Felsefi planda rekabetsiz yarışsız Kropoktinci karşılıklı yardımlaşma toplum anlayışıyla, - İdeolojik planda karşılıksız kendinden veren Ana-Tanrıça kültürüyle, - Toplumsal örgütlenme planında yerelden tabana ulaşan toplayıcı kült ve demokrasi gerçekliğine dayanarak cevap verilmeye çalışılmıştır. Bu tez alanında bir ilk çalışma olmakla birlikte oyun kavramı üzerine bugüne kadar yapılan birçok çalışmaya da derinlikli bakış açısıyla fayda sağlayacaktır. Öyle ki Huizinga'nın Homo Ludens "oyun oynayan insan" -bu tezde yazılanlar doğrultusunda buna yarışan insan demek daha yerinde olacaktır-, ABD bilim kurulunun mahkum ikilemi, savaş ve barış metotları, liberalizmin "insan insanın kurdudur" çıkmazlarına, evrenin oluşundan atası bir olan kurt ve kuzunun birlikteliğine oradan da sonradan gelişecek olan ayrılıklarına kadar derinlikli analizler yapılarak; sosyolojik, psikanalitik, felsefik, biyomekanik, kuantumik açılardan oyun, spor ve rekabet kavramları irdelenecek ve avcı kültür yerine sporun birçok alt dalını toplayıcılık kültürü ile yoruma tabi tutacaktır. Şüphesiz her alternatif önerme bağlamında yetersizlikleri bulundurmakta ve taşımaktadır. Dolayısıyla, eleştiri ve tartışmaya açıktır. "Tamamlama" kaygısı güttüğü kadar, "tamamlanma" beklentisini de içermektedir.

The paradigm is directly related to the system of truth. Societies have built their paradigms with verbal myths transferred from the past to the present, religious teachings, philosophical outcomes, and science, the ultimate method of truth. When we analyze these truth strings from past to present, it will be revealed that they have a symbiotic relationship. Today, mythology, religion, philosophy and science, which are distinguished with a certain line in the positivist science medium, will be understood that they have survived to the present day by feeding each other in a holistic way and sometimes making them mediocre. I will argue that the concept of play, which will be one of the main and most important topics of this thesis, is the first method of truth before mythology, religion, philosophy and science in the dawning dawn of humanity and sociality. This means making archeology of information. This method, which the Gathering Woman will use to raise the child, will be the science of the period, but it will also play a leading role in the development and growth of sociality and humanity. While basing the foundations of sports on hunting, conceptual and theoretical framework brought race and competition to the forefront, the collecting cult that existed before hunting was suppressed and rendered mediocre, and therefore the concept of the game and the libertarian aspect of this concept were also buried. Therefore, it is the minimum requirement of my respect for science to add methods of game truth and game, method truth and mythology, method truth and religion, method truth and philosophy, method truth and science, by adding the concept of game to the four method. In addition, analyzing the connection of paradigms with the systems of truth and explaining that mythology, religion, philosophy and science are born-fed will be very instructive in terms of the transparency of science and the depth of the game concept. The system is in a paradigmal crisis and search, New World Order, Neoliberalism, Pax Americana, Great Middle East Project (BOP) etc. He wanted to be an alternative to this crisis experienced with paradigmatic systems such as. Accordingly, capitalism says "man is the wolf of man". And starting from nature, he says that human society is like that. The main thesis on which this is based is the wolf and lamb dilemma of hunting, which is a deviation method. And it is individualism that develops especially with liberalism. Another individual for individualism is his opponent, he is an opponent. There is always competition between the two individuals, and these rivalries often go as far as wars. This is the paradigmatic view in the current system. And when it is thought deeply, it would be appropriate to say that all the paradigms built within the civilization system have built the basis of individualism, and therefore with a race culture. At this point, it is necessary to ask the question "what kind of a paradigm". In the new paradigmatic study, an alternative proposition was developed against these polarizing and competitive theories of capitalism. Despite the sports paradigm, which is based on the hunter culture of capitalism, an understanding of sports that is based on mutual, democratic and uncompetitive mutual aid and even mutual aid is presented as an alternative proposition. This paradigmatic proposition is an effort to bring the sport that remains breathless to the roots of the game, the first method of truth. In this direction; - In the scientific plan, with Quantum, chaos and relativity/relativity theorems, - Kropoktinic mutual aid society understanding without competition in the philosophical plan, - With the Ana-Goddess culture, which gives itself free in the ideological plan, - In the social organization plan, it was tried to answer based on the collective cult and democracy reality that reached the base from the local. Although this is a first study in the field of thesis, it will also benefit from many studies on the concept of game to date, with a deep perspective. So much so that Huizinga's Homo Ludens "playing person" (I will call it a racing person), the prisoner's dilemma of the US scientific committee, the methods of war and peace, liberalism's "man's wolf" dilemmas, the coexistence of the wolf and lamb, ancestors of the universe. By making in-depth analyzes until their separations that will develop later on: sociological, psychoanalytic, philosophical, biomechanical, quantumic terms of game sports and competition will be examined and will interpret many sub-branches of sports with gathering culture instead of hunting culture.