Medya etiği bağlamında enformasyon karmaşası ve savaş muhabirliği; Türkiye'de savaş muhabirliği
Abstract
Literatürde savaş muhabirliği kavramının bugünkü anlamına ulaşmasının tarihsel süreçte Meksika Savaşı'ndan sonra ortaya çıktığı, sonrasında Osmanlı-Rus (1877) Kırım Savaşı, İspanya Savaşı, Vietnam Savaşı'nda gelişen teknolojinin etkisiyle de yaygınlaştığı kabul görmektedir. Bir meslek olarak tanımlayabileceğimiz savaş muhabirliği günümüzde batı ülkeleri tarafından bir uzmanlık alanı olarak tanımlanırken Türkiye'de tam karşılığını bulamamaktadır. Türkiye'de savaş haberciliği/ gazeteciliği/muhabirliği ya da kriz haberciliği gibi birçok tanımlaması yapılmaktadır. Bu çalışma kapsamında haberde etik, sansür, gerçeklik, dünyada savaş muhabirliği ve Türkiye'de savaş muhabirliği kavramının karşılığı sıcak bölgelerde bulunan isimlere yöneltilen sorularla aranmaktadır. Ülkemizde büyük eksiklerinin görüldüğü tez kapsamında yapılan röportajlar sonucunda uyumluluk göstermektedir. In the literature, the concept of the war correspondent appeared in the historical process after the Mexican war and became widely used after the Crimean War in 1877 Between Ottoman and Russian, Spain and Vietnam under the influence of the technological development. While a war correspondent can be defined in Western countries as a profession from one of the areas of expertise, we can not find his equivalent in Turkey. In Turkey he was defined as a war journalist, or a war journalism, or a crisis reporter. In this study we try to search for the reality of moral censorship in the news, and terms that correspond to the concepts of the war correspondent in hot regions in Turkey. The results of the interviews conducted have proved that there was a shortage in the theses presented in our country.
Collections
- Yüksek Lisans Tezleri [572]
The following license files are associated with this item: