IGUSABDER Sayı 10, Nisan 2020 / IGUSABDER Issue 10, April 2020İstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi kayıtlarını içerir.https://hdl.handle.net/11363/20962024-03-29T13:15:53Z2024-03-29T13:15:53Zİstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi (IGUSABDER) Sayı 10, Nisan 2020https://hdl.handle.net/11363/21062020-04-19T19:06:43Z2020-01-01T00:00:00Zİstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi (IGUSABDER) Sayı 10, Nisan 2020
Barut, Abdullah Yüksel
Merhaba,
Ülkemizin, tüm dünyayı etkileyen coronavirus-19 (2019-nCoV) pandemisi nedeni ile
olağanüstü günler geçirdiği bir ortamda bu sayımızı süresinde sizlere ulaştırmaya özen
gösterdik. Bu olağanüstü günler bir kez daha eğitim-öğrenim ve sağlık ilkelerinin
önemini tüm dünyaya anımsattı. Bizler, eğitim sürecini tamamlamış, öğrenim sürecini
yaşam boyu sürdürecek bireylerden oluşuyoruz. Bu bağlamda, ilk sayısından
başlayarak Dergimizin bugüne kadar yayınlanması sürecinde emeği geçen her bireyi ve
tüm sağlık emekçilerini alkışlıyor, kutluyor, saygılarımı sunuyorum.
Olağanüstü günlerimiz nedeniyle buruk bir mutlulukla sizlere ulaştığımız 10.
sayımızda, sanki bugüne vurgu yapmak için “Böyle bir dünyada, asla değişmeyecek
hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve bilimin gelişimini inkâr etmek olur. Benim,
Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden
sonra, beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve bilimin rehberliğini
kabul ederlerse, manevî mirasçılarım olurlar” söyleminde bulunan Mustafa Kemal
Atatürk’ün vurguladığı doğrultuda, ilmin ve aklın öncülüğünde Dergimize çalışmalarını
gönderen tüm yazarlarımıza, hakemlerimize, yayına hazırlayan tüm çalışma
arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
Sağlık ve mutluluk dolu bir dünya diliyor, saygılarımı sunuyorum.
Hoşçakalın.
Dr. Öğr. Üyesi A. Yüksel BARUT
Editör; Greetings,
Under the circumstances where our country has been going through some difficult
times due to the coronavirus-19 (2019-nCoV) pandemic, we have been attentive to
deliver this issue to you in time. This critical moment once again reminded the world of
the importance of education and health principles. We are individuals who have
completed the education process and will continue the learning process for life. In this
regard, I congratulate every individual and all healthcare workers who contributed to
the publishing of our journal starting from the first issue to date.
In our 10th issue, which we reached you with bittersweet happiness due to our tough
days. Based on this discourse of Mustafa Kemal Atatürk, “In a world like this, it would
be to claim that the provisions will never change, to deny the development of reason
and science. It is obvious what I want to do for the Turkish nation and what I am trying
to achieve. After me, those who want to adopt my vision become spiritual heirs if they
accept the guidance of reason and science on this fundamental axis”, I would like to
thank all of our writers, referees, and all of our colleagues who have submitted their
works to our journal under the leadership of science and reason.
Wishing a world full of health and happiness.
Sincerely yours,
Assist. Professor A. Yüksel BARUT
Editor
2020-01-01T00:00:00ZMetoklopramid Kullanımı Sonrası Gelişen Malign Nöroleptik Sendrom: Olgu SunumuAlkan Çeviker, SevilYıldız, EmelYılmaz, Mustafahttps://hdl.handle.net/11363/21052020-04-19T18:58:34Z2020-01-01T00:00:00ZMetoklopramid Kullanımı Sonrası Gelişen Malign Nöroleptik Sendrom: Olgu Sunumu
Alkan Çeviker, Sevil; Yıldız, Emel; Yılmaz, Mustafa
Malign nöroleptik sendrom (MNS), antipsikotik ilaçların nadir görülen bir yan etkisidir. Sendrom, rijidite, titreme, taşikardi, ateş yüksekliği, bilinç değişikliği, otonomik disfonksiyon, yüksek serum kreatinin fosfokinaz (CPK) ve lökositoz ile karakterize olan bir tablodur. Antipsikotik ilaç kullanan hastalarda MNS insidansı %0,02-3 arasında değişir. Etiyolojide antiemetiklerin kullanımı, elektrolit düzensizlikleri (özellikle hipopotasemi), organik beyin sendromu, malnütrisyon da rol oynayabilir. MNS, yaşamı tehdit eden bir durum olup, tanı ve tedavisinde zorluk olabilir. Bu olgu sunumunda, bilinen kronik hastalığı olmayan hastada gelişen tedavisi ve tanısında oldukça zorlandığımız bir malign nöroleptik sendrom olgusunun sunulması amaçlanmıştır.; Malignant neuroleptic syndrome (MNS) is a rare side effect of antipsychotic drugs. The syndrome is characterized by rigidity, tremor, tachycardia, fever, altered consciousness, autonomic dysfunction, high serum creatinine phosphokinase (CPK) and leukocytosis. The incidence of MNS in patients whom use antipsychotic drugs varies between 0.02-3%. In the etiology of MNS, use of antiemetics, electrolyte disorders (especially hypopotasemia), organic brain syndrome and malnutrition, may also play a role. MNS is a life-threatening condition and may have difficulty in diagnosis and treatment. In this case report, we aimed to present a case of malignant neuroleptic syndrome which we had difficulty in the treatment and diagnosis of a patient without known any chronic disease.
2020-01-01T00:00:00Zİnsan Hastalıklarında Epigenetiğin Rolüne Klinik BakışÖzgür, EmreTığlı, HülyaTığlı, Haticehttps://hdl.handle.net/11363/21042020-04-19T18:51:11Z2020-01-01T00:00:00Zİnsan Hastalıklarında Epigenetiğin Rolüne Klinik Bakış
Özgür, Emre; Tığlı, Hülya; Tığlı, Hatice
Son yıllarda sayısı giderek artan çalışmalar, epigenetik değişikliklerin hastalık süreci üzerinde önemli etkilerinin olduğunu ortaya koymaktadır. Bu süreçte teknolojik gelişmelerin de büyük katkıları ile epigenetik bilgi genetiğin ötesine taşınmıştır. Epigenetik konusunda elde edilen yeni bulgular sadece hastalıklarla ilişkili faktörleri daha iyi anlamamızı sağlamakla kalmaz, aynı zamanda terapötik girişim için yeni kapılar da açmaktadır. Bu derlemede, epigenetik kavramı ve insan hastalıklarında epigenetiğin önemi irdelenmiştir.; In recent years, a growing number of studies have shown that epigenetic changes have significant effects on the disease process. In this process, epigenetic knowledge has gone beyond genetics with the great contributions of technological developments. New findings in epigenetics not only enable us to better understand the disease-related factors but also open new doors for therapeutic intervention. In this review, the concept of epigenetics and the importance of epigenetics in human diseases are examined.
2020-01-01T00:00:00ZGörsel Medyanın ve Subliminal Mesajların Çocuk Sağlığı Üzerine EtkileriKanbur, Bahar Nurhttps://hdl.handle.net/11363/21032020-04-19T18:43:04Z2020-01-01T00:00:00ZGörsel Medyanın ve Subliminal Mesajların Çocuk Sağlığı Üzerine Etkileri
Kanbur, Bahar Nur
Görsel medya, çocukların yaşamlarında büyük etkiye sahiptir. Çocukların davranışlarını, tutumlarını ve dünya görüşlerini şekillendirmesi sebebiyle sosyalleştirici etkisi en fazla olan araçlardan birisidir. Çocukların yaşamlarını zenginleştirmesi, sağlıksız davranışları değiştirmesi, eğitimi ve bilgiyi yaygınlaştırması, milli ve manevi değerlerin çocuğa kazandırılması, hoşgörüye teşvik etmesi, toplumsal farkları azaltmasını sağlayabilmesi gibi işlevleri bulunmaktadır. Ancak diğer bir açıdan bakıldığında görsel medya çocuğun hayal gücünü sınırlandırır, öğrenme güçlüğüne ve okul başarısında düşmeye neden olur. Şiddet içeren davranışlara teşvik etme, ahlaki değerlerin bozulmasına öncülük etme, sosyal duygusal duyarlılıkları azaltma, anksiyete, depresyon ve intihar davranışları üzerinde kolaylaştırıcı etki yapma, yerel kültürleri baskılama ve yabancılaşmaya katkı sağlama gibi olumsuz etkileri vardır. Televizyon, sinema, internet gibi görsel medya araçlarının içerdiği subliminal mesajlar çocuk üzerinde direkt bir etkiye sahip değildir, ancak dolaylı yoldan bilinçaltını etkileyerek çocukların davranışları üzerinde değişiklik yaratır. Çocukların görsel medya ile geçirdikleri sürenin uzunluğu göz önüne alındığında, çocuklar üzerinde olumsuz kalıcı etkileri olmaktadır. Çocuklar bu konu karşısında savunmasız durumda oldukları için çocuk ve görsel medya ilişkisi üzerinde dikkatle durulması gereken önemli bir konudur. Bu derlemenin amacı, görsel medya araçlarının içerdiği subliminal mesajların çocuk sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini literatür bilgileri ışığında sunmaktır.; Visual media shapes children's behaviors, attitudes and their perception of the world, and it is one of the most socializing tools. Thus, visual media has a significant effect on children's lives. It has positive aspects such as enriching the lives of children, changing unhealthy behaviors, disseminating education and knowledge, bringing national and spiritual values to children, encouraging tolerance, and reducing social differences. With a different point of view, visual media limits the child's imagination, school success and causes learning difficulties. Furthermore, it has also negative aspects including encouraging violent behavior, leading to the deterioration of moral values, reducing social-emotional sensitivities, facilitating effects on anxiety, depression and suicidal behaviors, suppressing local cultures and contributing to alienation. Although visual media including television, cinema, and the internet does not have a direct effect on children, they could affect children’s subconscious indirectly with subliminal messages. As a result, it may cause changes in their behaviors. Given the amount of time children spend with visual media, it has long-lasting negative effects on children. Since children are vulnerable to this issue, the relationship between children and visual media is an important issue that needs to be considered carefully. The aim of this review is to present the negative effects of subliminal messages in visual media on child health according to the current literature.
2020-01-01T00:00:00Z